Gönderi
Kitap bir kişisel gelişim kitabı değil, felsefik bir kitap. Size “nasıl sevilir”den çok sevginin ne olduğundan bahsediyor. Sevgiyi nasıl bir sanat olarak gördüğünden ve bu sanatın -tıpkı diğer sanat dalları gibi- öğrenilebileceğinden bahsediyor.
Fromm, Freud’un bazı kuramlarını dar ve mekanik olarak eleştirmiş. Freud’un içgüdüye dayanarak açıkladığı çoğu şeyi Fromm ekonomik, siyasi ve kültürel etkilerden doğan şeyler olarak görmüş. Ve bana kalırsa Fromm bu konuya daha hümanist bakıyor, Freud ise insana ehlileştirilmiş bir tür hayvan gibi bakıyor, bir tür makine.
Fromm’un sordukları, anlattıkları insanı yargılamadan kafasını açar nitelikte. Modern insanın sevgiye bakışını kapitalizm ile bağdaştırıyor ve “eski” tür sevgileri de yine çağın ekonomik ve sosyal değerlerine göre açıklıyor. Gerçek aşk sandığımız yalancı sevgi, putlaştırıcı sevgiden de bahsediyor.
Mesela insan soyu ilk dönemlerinde kendini bir bebeğin kendini annesi ile bir hissetmesi gibi doğa ile bütün olarak hissediyormuş, zamanla bu ilkel bağlardan kurtuldukça kendini doğal dünyadan ayırmış ve yalnızlıktan kurtulmanın yeni yollarını arama gereksinimi içinde girmiş. Bunun üstesinden gelme yolları dinsel ayinle kendinden geçiş, uyuşturucu veya alkol ile kendinden geçiş, cinsel boşalım ile kendinden geçiş olabilirmiş. Şimdilerde ise buna ek olarak müzik ve film ile insan yalnızlığını gideriyor.
Kitap okuduğum en iyi kitaplardandı. Her sayfası dolu dolu ve size bir şey katıyor. Ben romanlardan bir şeyler çıkarmakta zorlanan biri olduğum için, bilgiyi hap gibi veren ya da beni düşünmeye iten kitapları seviyorum. Kitabı olabildiğince sindirerek okudum. Buna rağmen tekrar okuma isteği şimdiden oluştu bende. Bu kitabı okuyun!! İsminden sandığınız gibi romantik değil. Boş bir kitap değil. Size gerçekten bir şeyler katacak, sizi geliştirecek bir kitap. Ayrıca dili ağır değil ve anlaşılır bir üslupla yazılmış.
·
477 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.