Uzak Doğunun büyük bilgesi Konfüçyüs, yüzyılları ve kıtaları aşan öğretisiyle başta ahlak, yönetim, eğitim, sosyal hayata dair pek çok alanda derin görüşler miras bırakmıştır dünya kültür tarihine. Konfüçyüs, insanoğlunun bu dünyada huzur, uyum ve mutluluğu yakalamada; doğaya ve mantığa uygun yaşamayla mümkün olabileceğini ifade ediyor. Devlet yönetiminde "adalet" e vurgu yapar. "⚖ Adalet ⚖ kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan her şey onun etrafında döner." İnsanların korkuyla, zorbalıkla değil, sevgi ve iyilikle yönetilebileceğini söyler. Yokluk olduğunda, yönetim kendi servetini halka vermeli der. Evrendeki, doğadaki denge ve uyumun gözlenerek kendimize örnek almamız gerektiğini vurgular. Konfüçyüs e göre, çok fazla şeye sahip olan değil, en az şeye ihtiyaç duyan mutlu olur. "Mutluluk içimizde. Eğer bulunduğunuz andan daha iyi bir zaman olduğuna inanıyorsanız beklemekten vazgeçin. Pekçokları mutluluğu insandan yüksekte arar, bazıları ise daha alçakta. Oysa mutluluk insanın boy hizasındadır." "Birkaç saat mutlu olmak istiyorsan balığa çık. Birkaç gün mutlu olmak istiyorsan tatile çık. Birkaç ay mutlu olmak istiyorsan, evlen. Ömür boyu mutlu olmak istiyorsan işini çok sev!" Toplum tek tek fertlerden oluşur, herkes iyi bir ahlaki eğitim alırsa tüm toplum ahlaklı olur der Konfüçyüs. Eğitime, öğrenmeye aşıktır ve insanoğlunun yaşamı boyunca değişime açık olmasını, bilgi edinmesini önerir. Çin'de din kabul edilen Konfüçyüsçülük öğretisinde; Tanrı kavramı, tapınak, mabet, rahip, kutsal kitap yoktur. Zaten yaşadığı dönemde Konfüçyüs kendisinin ruhani bir lider olmadığını belirtmiştir. Aksine öğretisinde hiç metafizik konular yoktur hep bu dünya ile ilgilidir. İnsan sevgisi, adalet, iyi ahlak ve bilgi, öğretisinin temelidir. Dinlerdeki ceza kavramı; günah, cehennem vs onun öğretisinden uzaktır. ( Keşke insan doğası iyiliğe ve adalete sanıldığı kadar yatkın olsa ve bu sadece eğitimle mümkün olsa) "Yargılamak için bilmek, bilmek için anlamak, anlamak için dinlemek gerekir. Dinlemeyen insanın da yargılamaya hakkı yoktur. İnsanları geçimsiz yapan sevgisizliktir. Birbirine düşman eden iletişimsizliktir. Güzellikten yana yok eden ne varsa ilgisizliktir. " diyerek hoşgörü, önyargısızlık, empatiye vurgu yapar. Tek bir kişiye bile nefret duymayın. "Nefret ediyorsanız, yenilmişsiniz.." der ve ekler "Nefretin asıl sebebi size yapılan kötülük değil, kötülüğü yapan insanı kendinizle kıyaslayıp daha güzel bir hayat sürdüğünü düşünmenizdir. Nefreti devam ettirmekte ısrarcı olan şey kişinin kendisine biçtiği acınası hayattır. Takılıp kaldığınız bataklıktan kurtulmanın ilk koşulu farkına varmaktır. Kaderi ve değiştiremeyeceklerini kabullenerek değiştirebileceklerine odaklanmaktır. İyi bir insan önce kendine iyi davranır. Başkalarını affetmenin ilk koşulu kendini affetmektir. Yaptığınız hataları, geçmiş seçimlerinizi ve gelecek kaygısı duyan benliğinizi affedin "

Nereye Giderseniz Gidin Ama Tüm Kalbinizle GidinTuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 20201,198 okunma

·

281 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Book Heaven