Gönderi

80 syf.
10/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Hiç Savaşın Atmosferini Soludunuz Mu?
Kitap kısa olmasına karşın, çok büyük bir konuyu ve mesajı içerisine almıştır. Tam bir hikâyeden söz etmek mümkün olmasa da gerçekliğin tüm ilmeklerini hissedebileceğiniz, okurken sanki bahsedilen her şey yanı başınızda oluyormuş gibi, o psikoloji tufanının içerisinde defalarca kendinizi kaybedip bulacaksınız. Evet, kısa fakat tesiri gerçek manada büyük bir kitap. Kitabı okumadan önce, kitabın içindeki atmosferi net solumak için mutlaka Rus-Japon savaşı hakkın da bir araştırma veya ufak bir belgesel izlemenizi tavsiye ederim. Konusuna gelecek olursak Rus-Japon savaşındaki, bir Rus subayının Mançurya'daki korkunç taarruz sırasında tuttuğu bölük pörçük günlüğü, onun ölümünden sonra savaşa katılmayan kardeşi tarafından tamamlanır. Kısacası gerçek bir yaşamdan, savaşın psikolojisini yaşamış bir insanın notlarından beslenen bir kitap. Olay örgüsü bölük pörçük olsa da kitabın sonunda tüm olay toplanıyor. Kitabın ilk sayfasını okumaya başladığınızda bir anda kendinizi savaş sahnesinin tam ortasında bulacaksınız. Yazar savaş psikolojisini en ince detaylarına kadar okuyucuya aktarmaktadır. Savaş sözcüğünü çoğu kez duymuşuzdur. Hele ki tarih meraklısı biriyseniz birçok tarihsel savaşı biliyor hatta araştırıyorsunuzdur. Peki hiç o savaşın içerisine girdiniz mi, bir askerin gözünden o atmosferi gördünüz mü? İşte tam olarak savaşın tüm çıplaklığını görebileceğiniz bir pencere oluyor bu kitap. Kitabın ismine gelecek olursak, Yazar okuyucuya korkunç olan ‘Kızıl Kahkahâ ile şöyle tanıştırıyor. “Karşımdaki soluk yüzün yerini ise şimdi kısa, küt ve kırmızı bir şey almıştı ve bu şeyden kan kötü resmedilmiş tabelalardaki mantarı yeni çıkarılmış şişelerden aktığı gibi akıyordu. Ve bu kısa, kırmızı ve akışkan şeyin içinde bir çeşit gülümseme devam ediyordu, dişsiz bir kahkaha: kızıl kahkaha.” İşte size kitabın içindeki psikolojiyi anlatan birkaç alıntı daha ‘’Nereye gittiklerini bilmiyorlar, güneşin neden var olduğunu bilmiyorlar, hiçbir şey bilmiyorlar. Omuzlarının üstünde baş değil, acayip ve korkunç küreler var.’’ ''Kan içmeyi denediniz mi hiç? Biraz yapışkan, biraz sıcak ama kırmızıdır ve onun da böyle şen şakrak ve kızıldır kahkahası!..'' ''sana gerçeği söyleyeceğim: çıldırmaktan çok korkuyorum.'' Şimdiden okuyacak okurlara keyifli okumalar dilerim
Kızıl Kahkaha
Kızıl KahkahaLeonid Andreyev · İş Bankası Kültür Yayınları · 20195,4bin okunma
··
2.898 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.