Gönderi

“Gideceğin köyün ağası ne derse “başüstüne” diyeceksin. Aksi halde seni ortadan kaldırırlar. Böyle kaldırmalar çok olmuştur. Gençliğin var. Yaşayacağın bir ömür, aydınlık bir gelecek var…” Bunları anımsayıp dururken söze başladı Ağa: “Adın ne?” “Ali,” dedim. “Memleket?” “Gülşehir.” “Ana avrat var mı?” “Ana var, avrat yok,” “iyi,” dedi. “Bu odada yatacaksın. Adamlarım yiyeceğini, içeceğini getiriler. Çocukları toplamayacaksın. Onlar namazlık öğrenecekler. Zaten yukardan emir var. Emir olmasa da buranın her şeyi benim. Amma sen de boş durmayacaksın. Benim tarla takan işlerimin hesabını tutacaksın. Köylerimin gelirini yazacaksın. Zaman buldukça askerliği yaklaşan oğluma yazı öğreteceksin.”
Sayfa 102
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.