İnsanoğlunun merakı hiç bitmemiştir, sürekli bir merakı vardır ve bu merak her zaman iyi yönde cevap bulmayabilir. Tarihe baktığımızda keşiflerin, buluşların ve insan gelişiminin oldukça sancılı olduğunu görürüz. Bütün bu gelişmelerin merkezinde din konusu büyük rol oynamıştır. Özellikle Hıristiyanlık dini bir taraftan kilise, bir taraftan engizisyon mahkemeleri bir taraftan da Papa'lık kurumunun baskısıyla insanlar sinidirilmeye çalışılmış, sözde dine göre yaptıkları ile Tanrı'ya ters düştükleri, o yüzden ya meraklarından yani buluşlarından vazgeçmeleri ya da canlarından vazgeçmeleri gereken seçenekler sunulmuştur. Bunlar gerçektir, farazi bir yorum değildir. Ben bu kitaba Bilimkurgu'nun atası diyebilirim ve adını da rahatlıkla doğalkurgu ya da doğakurgu olarak lanse edebilirim, bizim bildiğimiz gibi bir uzayda sıçrama, roketler, uzay araçları ya da teknolojik araç gereçten yoksun bir öykü, çünkü yazıldığı yıl 1620, yayınlandığı yıl ise 1638. Peki bu şartlar altında kitabın ilk bilimkurgu öğelerini taşıyan "dünya dışı yolculuk" konusu nasıl gerçekleşiyor? Onu da okuyunca öğrenirsiniz demekle yetinmek zorundayım çünkü; oldukça doğal yollarla gerçekleşiyor ve bir zorundalık durumu oluşması buna etken oluyor. Macera ve insan merakı bu kitabın ana konusunu oluştururken, gelecek ve gökyüzünün ötesini hayal etme fikri yazarın böyle bir kitabı 1600'lerde yazabilmiş olmasını sağlıyor. Kitap, anlatıcısı yoluyla öyküyü ilmek ilmek işlerken aynı zamanda yanlış bir fikri ortaya atmış gibi gözükmemek adına kiliseyi de konuya dahil ediyor, biraz taşlama gibi gözükse de bu ufak yorum muhtemelen bir el freni görevi görüyor. Ayrıca Kopernik bu öyküye kısa da olsa dahil olup, buluşlarıyla yol gösterici görevini üstleniyor. Galilei ve Kopernik bu kitabın hayal edilip yazılmasına elbette esin kaynağı olmuşlardır. Bilimkurgu seven okurların, aynı zamanda bir klasik tadı almak isteyen okurların mutlaka okuması gerekiyor, fikir olarak döneminin zaten üzerinde olan bu kitabın dili ve üslubu basit ama oldukça etkileyici. Kitabın bizlere ulaşmasını sağlayan Fihrist Kitaba ve akıcı bir çeviri sunan Eray Karakoç'a teşekkürlerimi iletmek isterim. Uzun süre sonra sayfalar dolusu yorum yazmak yerine kısa ve öz yorum yazabilmek ayrı bir keyif. :) Keyifli okumalar.

Ay'daki AdamFrancis Godwin · Fihrist Kitap · 202140 okunma

·

742 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murat Ç