Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

256 syf.
9/10 puan verdi
Yedinci cilt, serinin en güçlü hikayelerinden birini sundu. Morpheus ile Hezeyan’ın, Yıkım’ı arayışına şahit olduk. Kendi adıma bu cildin bir başyapıt olduğunu söyleyebilirim. Nereden başlayacağımı bilemiyorum: Yıkım’ın yaşam felsefesi edinilecek konuşmasına methiyeler mi dizmeliyim; sonsuz yaşama sahip Rüya ve Hezeyan’ın, yolculuk süresince edindiği ufak tecrübelerin büyük değişimlere yol açtığını mı anlatmalıyım; yahut temiz bir dille, derin bir hikayeyle bizlere muhteşem bir sunum yapan Gaiman’ı tebrik mi etmeliyim? Zor bir durum içerisindeyim. Kardeşlerin tümünü gördüğümüz bir cilt oldu. Hepsi kanlı sonsuz karşımızdaydı. Fakat sadece gördük mü gördük onları? Sadece bedenen mi gördük onları? Hikaye boyunca Morpheus ve Hezeyan’ın diyalogları yer yer tebessüm ettirse de, aslında yürek burkan bir altyapıya sahipti. Morpheus zaten iletişim konusunda sıkıntı çeken birisi. Üstüne Hezeyan’ın şirin deliliği de eklenince, ortaya büyük bir kopukluk çıktı. Aralarındaki iletişimde bir türlü birbirlerine ulaşamadılar. Hezeyan, bence kardeşler içerisinde en yalnızı. Morpheus’dan bile yalnız. Kimsenin anlayamadığı, münakaşadan uzak durulan, kardeşlerin en küçüğü, en masumu. Yıkım, bize yüklenen sorumlulukları ve kendimize yüklediğimiz sorumlulukları terk edebileceğimizi, ve ne yapmak istiyorsak onu yapmakta özgür olduğumuzu hatırlattı. Kendi arzularının peşinden koştu. Onu yaratan fani zihinlerin beklentilerine kulak asmayı bıraktı, kendi arzusunun beklentilerine kulak verdi. Kendi gibi davranmak istedi Yıkım. Rüya, kibirden ve egodan oluşmuş yüksek duvarlarını yıktı sonunda. Vazgeçti oğlu için gururundan. Değişim, kendin olmaktan çıkmak anlamına gelmez. Rüya anladı nihayet. Ve kucakladı Ölüm’ü, Keder’i, ve Kader’i, ve Hezeyan’ı, hatta Arzu’yu. Bu cilt acıklıydı. Fantastik karakterler ve fantastik durumlar üzerinden anlatılmış gerçekçi, çarpıcı bir hikaye. Basit görünen ölümler gerçekleşti hikayede. Aniden, öylece ölüverdi bazıları. Ölümün ne kadar basit, hayatın ne kadar anlamsız olduğunu bizlere hatırlattı. Kurduğumuz düşlerin tek bir nefesle son bulabileceği gerçeği. Lakin bu anlamsızlığa, kendimizce bir anlam, bir gaye yükleyerek yaşamı mantıklı kılabileceğimizi de görmüş olduk. Düşüncelerim bu yönde; çünkü Yıkım, madalyonun iki yüzü olduğunu söyledi: ‘‘Ablamız (Ölüm) hayatı tanımlıyor, tıpkı Keder’in umudu, Arzu’nun nefreti, Kader’in özgürlüğü tanımladığı gibi.’’ Her zaman daha fazlası vardır, özellikle Sandman için. İllaki kaçırdığım detaylar olmuştur. Başka okurların yorumları da okunmalı. Usulca yaklaşıyorum Sandman’i bitirmeye, Hazır değilim bu uzun süreli birlikteliğin bitmesine.
Sandman 7
Sandman 7Neil Gaiman · İthaki Yayınları · 2019310 okunma
·
130 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.