Özbek Türkü Marufcan Yoldaşev, rastlantı sonucunda tanıdım. O dönem İzmir'e veda etmeye hazırlanıyorum. Anlayacağınız onu geç tanıdım. SSCB etkisiyle sert mizaca sahip olsa da onun kalbinde sevgi ve merhamet vardır. Keşke Türkistan coğrafyası, SSCB işgali yaşamasaydı oradaki Türkler, buradakiler gibi kalırdı. Öğretim görevlisi olsa da edebiyat aşığı bir insan olduğunu bu öykü seçkisiyle öğrendim. Bu öykü seçkisi okurken ağzım resmen açık kaldı. Pervaz: Bayıldığım bu öykünün adı Geçmişe Açılan Eşik olmalıydı bence. Girişe İslam Yalvacı (SAV)'nın çocukluk anı koyduğu için Arif karakterinin ya Bahira ya da İslam Yalvacı (SAV)'nın reenkarnasyonu olacağını düşünürken Tenere'nin reenkarnasyonuymuş. Bazen rüyalar geleceğe açılan eşik olurken bazen de geçmişe açılan eşik oluyor. Rüyaları çok seviyorum çünkü bana geçmiş ve geleceğin aromasını sunuyor. Acaba kimin reenkarnasyonuyum? diye sorar oldum kendi kendime. Memduh: Bu öyküyü okurken yakın ve uzak geçmişlerime gittim. 2017 yılında ameliyat olurken bulunduğum odada Erkan gibi yalnız kalmıyorum. Aileler vardı. Onlarla vakit geçiriyordum. Menduh yada Turgut bana kuzenimi anımsatırdı. Ortaokul ve lise yıllarında amcamın evine giderdim okul çıkışından sonra kuzenimle vakit geçirmek için. Kuzenimle ortak öğretmenlerimizi çekiştirirdik. Zaman içinde kuzenim yaş aldıkça kendinden yavaş yavaş vazgeçiyordu. Akranlarıyla değil büyüklerle takılmaya başladı yani sanki küçük dağları o yaratmış gibi duruş sergilemeye başladı. Onun değiştirmeyeceğime göre komik yanını sevmeye başladım. Ona baktıkça sanki yabancı birinin gözlerinin içine bakıyormuşum gibi his ediyorum. Çok özlüyorum onun eski halini. Pandemi: Türk her yerde Türk'tür. Felaket karşısında soğukkanlı davranmayı bilmiyor. Bunu da Hazar'ın doğusundaki Özbekistan’da da görüyor. Bazen düşünüyorum iyi ki de Çin (Han) Dinleri'ne inanmıyorum. Bağnazlıkla esir düşülse de İslam dinine kurban olurum. Adamakıllı yeme tarzını bize öğretiyor. Yoksa hayvandan farkımız kalmazdı. Salgın döneminde unuttuğumuz aile bağları yeniden güçlendi ve atmosferimiz bir nebze olsa da "Oh be! Dünya varmış." dedi resmen. İzmir'i Solumak: Kalemin İzmir'e karşı beslediği duyguları ve özlemleri şiirsel olarak okurken kendimi Kültür Parkı'nın yanında yürüdüğüm anıyı anımsattı. O gün sanki Kültür Parkı bana kültürlerin buluşması bir yansıma olarak önümde canlandırdı. Önümde 2017 yılında kalemle birlikte o parkın yanında yürüdüğüm zamanı bir yansıma olarak canlanıverdi. Onu geç olarak tanıdım. Her seferinde Bornova'ya gittiğimde sanki bir yerden çıkıp "Hilal bu akşam bana misafir olur musun?" diye sorarak davet ettiği hissine kapılıyorum. Keşke vatanına dönmeseydi kalem. Gördük De Ne Oldu: Öncelikle Tanrı’dan âmâlara şifa diliyorum. Bu da onların yaşamlarını kolaylaştıran mucizeler gerçekleşsin. Ben gören âmâlardan biri olan Ömer'den bahsetmek istiyorum. Onun gözlerini hırs ve ego kör etti. Böylece sadece kendini düşündü. Karşındakinin kırılması ve duyguları hiç umrumda değil. Niz onu bu hale getirmede vesile olduk. Yetimdi diye onun kalbini kırmamak için onun hatalarını görmezden geldik. Yanlış yaptık. Siz yapmayınız değerli okurlar. Gerekli anlarda sağduyulu davranarak hataları gösterin. Çağdaş Türk Edebiyatı (Özbekistan)'nın yeni nesil kalemlerinden olan Marufcan Bey, iki coğrafyada yaşadığı için iki coğrafyanın insanlarının panoramasını kendi tarzıyla okurlarına sundu. Hazar'ın doğusu ve batısındaki Türkler, zamanı içinde bağımsızlık ve işgaller yaşasa da hep aynı kalmışlar. Olaylara, olgulara ve durumlara karşı bakış açısı hiç değişmemiş. Biz Türk Lehçeleri ve Edebiyatları öğrencileri ve mezunları olarak Türkiye'ye Hazar'ın doğusunu ve diğer Türk sahalarındaki eserleri tanıtmalıyız. Onlar bizim klasikleri okurken neden biz onları okumaktan mahrum kalalım. Severek okuduğum betiği şiddetle okumanızı tavsiye ediyorum. #BetikEli #ZerçadırAltında #MarufcanYoldaşev #Aycemal #NinemveKırlangıçları #Pervaz #Memduh #EvliyaDut #Pandemi #YeşilMiydiSarıMıydı? #FerganaYollarında #İzmiriSolumak #SoğukHaber #BalıkAvında #GördükDeNeOldu? #ÖtükenNeşriyyat

Zerçadır AltındaMarufcan Yoldaşev · Ötüken Yayınevi · 20213 okunma

·

196 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Bleda Gəncay SÖNMƏZ