Gönderi

"Türk'ün Melhame-i Kübrası (Türk'ün Kıyamet Savaşı)
Düşündü birdenbire kayalardaki adam Kaynakları ve yolları düşman elinde kalan bütün nehirleri Kim bilir onlar ne kadar büyük Ne kadar uzundular? Bir çoğunun adını bilmiyordu Yalnız, Yunan'dan önce ve seferberlikten evvel Geçerdi Gediz'in sularını başı dönerek. Dağlarda tek tek Ateşler yanıyordu Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki, Şayak kalpaklı adam Nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden Güzel, rahat günlere inanıyordu Ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında Birdenbire beş adım sağında onu gördü. Paşalar onun arkasındaydılar. O, saati sordu. Paşalar: "Üç" dediler, Sarışın bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun başına kadar, Eğildi, durdu. Bıraksalar İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak Ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlayacaktı.
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.