Gönderi

584 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Öncelikle Erdem Akakçe'ye övgüler dizmek istiyorum. Harika bir seslendirme ile Storytel'de dinledim kitabı. Sesli kitaplarda seslendirme o kadar önemli ki artık favori seslendirenlerimi takip ediyorum zira kötü seslendirme olunca çok güzel kitapların keyfi kaçabiliyor bazen. Victor Hugo'nun 1831'de yayınlanan bu kitabının müzikalini onlarca kere dinlemişimdir. Hala ara ara canım çeker ve açar dinlerim. Müzikalden bu kadar etkilenince haliyle kitabı okurken karakterleri zihnimde müzikaldeki gibi canlandırmak durumunda kaldım. Rahatsız olmadım elbette ama okuma deneyimim sırasında aklımın bir köşesinde hep müzikal vardı. Kitabın konusu şöyle: Quasimodo küçük yaşta Notre Dame klisesine bırakılan bir kamburdur ve çok çirkindir. Topallayarak ve kamburu karşıdan görünecek kadar eğik yürür. Kilise rahibi Frollo, Quasimodo’yu kilisesine alır ve Quasimodo burada zangoçluk yapmaya başlar (bu sebeple kulakları da sağırlaşır). Ancak Quasimodo kiliseyi evi ve rahibi sahibi olarak görür ve kilise çanlarına da gönülden bağlanır. Bir gün ortaya çingene kızı Esmeralda çıkar ve aşk tohumları da böylece gönüllere atılmış olur. Kitabın başlarında detaylı Paris tasvirleri yer alıyor. Hugo bu konuda elini hiç korkak alıştırmamış. Uzun ve detaylı betimlemeleri sevmeyen okurlar belki bu kısımlarda biraz sıkılabilirler ama sabretmelerini öneririm zira asıl edebi ziyafet daha sonra geliyor. Ayrıca eklemeliyim ki bu bir klasik eser ve bu tür betimlemeler ve bilgilerin kitapta yer alması yadırganmamalı diye düşünüyorum. Bunları genel kültür olarak görüp, Hugo'nun anlatılarını kendinize ziyafete de çevirmeniz pek mümkün. Bundan sonrası biraz spoiler gibi. Kitabı okumayan arkadaşlar bu kısımları atlayabilir. Aşkın taraflarından birisi rahibimiz Frollo. Ahlaklı bir yaşamı simgeleyen Frollo'nun aşkıyla birlikte inandığı tüm değerlerin teker teker parçalandığına şahit oluyoruz. Kimsenin sevmediği Quasimodo’yu kiliseye alacak kadar merhametli ve ağırbaşlı olan, dinsel önder olarak görülen Frollo'nun duvarları yavaş yavaş yıkılıyor ve ne kadar dirense de aşk ateşinde yok olmaktan kurtulamıyor. Sanırım müzikalden olsa gerek, en çok Frollo ile bağ kurabildim. Ben, kötünün iyileşmesindense, iyinin kötüleşmesini hayatın olağan akışına daha uygun görürüm. Mesela Yüzüklerin Efendisi kitabında en çok Boromir'i sevme sebebim de budur çünkü bir tek o mükemmel değildir. Quasimodo ise rahibin tam tersi. Rahip harici kimseden sevgi görmemesi bir yana, hep hor görülmüş, itilip kakılmış bir karakter. Esmeralda'nın ufacık bir merhametinin aşka dönüşmesi ve bu çirkin yaratıktan ilahi denebilecek bir aşkın filizlenmeye başlaması gerçekten etkileyici. O ateş ki, Quasimodo bu ateşte yanıp yok olmayı umursamıyor bile. Son olarak Esmeralda'nın aşkı. Sanırım o da aşkın en saf hali olarak değerlendirilebilir. Karşılık göremese de kalbinde büyüttüğü aşkına son ana kadar sahip çıkıyor. Hugo'nun bu çok etkileyici kitabını klasik eser severlere tavsiye ediyorum. Klasiklere yeni başlayacak olanlar ise bir süre başka eserlerle pişse daha iyi olur kanısındayım. Müzikalini ise kitabı okuduktan sonra dinlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum.
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Doğan Kitap Yayınları · 201933,1bin okunma
·
161 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.