Gönderi

Giriş Babı...
Burada: -İbn Teymiyye’ye atılan bazı iftiraları ela alarak konuya giriş yapacak, sıfatlar bahsinde varit olan bazı hadislere değineceğiz. -Sonra yüzlerce Ehli sünnet imamına tan etmesiyle bilinen ve fikirleri ülkemizde her geçen gün yayılan M.Zâhid el-Kevserî kimdir ve âlimler tarafından tenkit edilen yönleri nelerdir, bunlara değineceğiz. -el-Hatîb el-Bâğdâdî ve İbn Hacer el-Askalânî gibi ırzlarına kadar dil uzatılan âlimleri ve 400’den fazla icmaya muhalefet ettiği söylenerek şanına leke sürülen İmam eş Şâfii’yi bu töhmetlere karşı savunacağız. -Sonra Ebu Hanîfe, Mâlik ve eş-Şâfii gibi imamların sahihleyip kabul ile telakki ettikleri Cariye hadisini ele alacak ve haberî sıfatlar hakkında bazı noktalara temas edeceğiz. -İmam Ahmed’in “er-Reddu alâ’z-Zenâdika ve’l Cehmiyye” kitabı ile el-Eşarî’nin “el-İbâne” isimli eserine değinecek ve bunlar üzerinde oluşturulan şüphelere cevaplar vereceğiz. -İmam Ebu Hanîfe hakkında ortaya atılan iddiaları zikredip, onun Cehmî olması yönündeki sözleri reddedecek ve bunların tarihi arka planına değineceğiz. Başta İbn Teymiyye dediğimiz için burada onun müdafaası için bu satırları yazdığımız düşünülebilir. Fakat konular okundukça bunun muhtasar bir Selef/Ehlisünneti Hâssa müdafaası olduğu görülecektir.(1) Ağırlıklı olarak nakd-red türünde hazırladığımız bu yazı serisini okumayı, ilgili ilim talebeleri dışında avamdan olan kardeşlere tavsiye etmiyoruz. Bu konuları ele almamızdaki gaye, bize yöneltilen bazı soruları cevaplamak, bu konuda aldatılan bazı kardeşlere yardımcı olmak ve sureti haktan görünen kimi maskeleri indirmektir. Nitekim İmam Ahmed’e bir ilim ehli: “Ey Ebu Abdullah, bana ‘falan yalancıdır, filan zayıftır’ demek ağır geliyor.” deyince, imam şöyle demiştir: “Eğer sen susarsan, ben susarsam cahil doğruyu yanlıştan ne zaman ayırt edecek?”(2) Haşiye/Dipnot: *(1) Ömer Nasuhi Bilmen Selefiyye hakkında şöyle demiştir: “Fırka-i Nâciye: Selefiyye, Maturidiye ve Eş’ariye nâmıyla üç zümreye ayrılırlar. 1- Selefiyye: Selefi ümmetin, ulemâi tabiinin tarikına sâlik olan zatlardır. Bunlar Kur’an-ı Kerim ile ehâdisi nebeviyenin ihtiva ettiği naklî, aklî berâhîn ile akâidi İslâmiyeyi ispat ederler. Müteşabihattan olan ayetlerin manalarını ilmi ilâhîye havale ederek, bunları tevilden ihtiraz ederler (kaçınırlar). Kitap ve sünnet ile sabit ve ashabı kiramın ittifaklarını haiz olmayan meselelere dalmazlar. Eslem olan tarik de budur. 2- Maturidiye: Hanifiyyu’l-mezhep olanların kısmı a’zamı (büyük kısmı) Maturididir. Hanefilerin kudeması (evvelkileri) Selefiyye mezhebinde idiler. Eş’ariye: Mâlikî, Şâfiî mezheplerinde bulunanların çoğu Eş’ariyedir. Bunların kudeması Selefiyye mezhebinde idiler. Hanbeliyyu’l-mezhep olanların kısmı a’zamı Selefiyye, bir kısmı da Eş’ariyedir.” (Muvazzah İlm-i Kelâm 22-23). *(2) İbn Recep; Şerhu İleli’t-Tirmizî 2/350, Mektebetü’l-Menâr, 1.baskı.
Sayfa 10 - Nuhbe Yayınları
·
132 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.