Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
4/10 puan verdi
Bir ıssız ada hikayesini nasıl anlatırdınız? Hayatta kalma düsturuna bağlı bir kurgu mu kurardınız? Yoksa ada içindeki güç savaşına mı eğilirdiniz? Adada mahsur kalan kimler olurdu? Psikolojilerine değinir miydiniz? Bunlar ve benzeri çok soru ışığı yanıyor aklımızda konu ıssız ada olunca... Ve kahramanlarının tamamının çocuk oluşu, kurgunun ilerleyişini zorlaştırıyor. Yazarımız William Golding, bu kitabı 1954 yılında yazmış. Ancak pek ilgi gören bir yapıt olmamış. Kaybolmaya yüz tutacak bir roman olmak üzereyken, Golding'in kitabın yazılışından 29 sene sonra Nobel Ödülü kazanması gidişatı değiştirmiş. Bu dönemden sonra, popülaritesi hızla artmış ve modern klasikler arasındaki yerini almış. Golding, yazı tarzından pek hoşlanmadığım ve üslubuyla beni heyecanlandırmayan bir yazar... Sineklerin Tanrısı'nın da bu fikrimi değiştirmediğini söylemeliyim. Evet, akıcı bir dil tercih etmiş; ama çok fazla konuşmayla konuyu ilerler göremedim.Hep bir takılıp kalma hissi uyandırdı bende... Ve daha fazla psikolojik çözümleme isterdim. Alt metinde çocukların simgelediği semboller ise, eserin beğendiğim tek yanı oldu. İngiliz çocuklar, kitabın ana odağında... Yaşları 6 ila 12 arasında değişen bu çocuklar, gelecekte oluşabilecek bir atom savaşından zarar görmemek adına uçakla güvenilir bir bölgeye götürülmektedir. Havadayken saldırıya uğrayan uçak, ıssız bir mercan adasına düşer. Kazada çocuklardan başka kurtulan olmamıştır. Zamanla adada toplsnarak bir araya gelirler ve hayatta kalabilmek adına basit bir kabile düzeni oluştururlar. İşte kitap, bize bu medeniyet sürecini anlatır. Gücü eline alan insan, değişir ve benliğini kaybeder. Hayatın en temiz varlıkları olarak gördüğümüz çocuklar da adada bu çözülmeyi yaşıyor. Daha da önemlisi, her çocuk iyi veya kötü de olsa bir erdemi, bir değeri temsil etmektedir Golding'in kitabında... Ralph'te iyi niyeti, hoşgörüyü ve merhameti görüyorum. Jack, bana kötülüğü, diktatörlüğü ve güçten dolayı körleşmiş bir lideri hatırlatıyor. Çoğu eleştirmen, onu bir "Hitler" olarak hayal etmiş. Domuzcuk, zekayı temsil ediyor. Simon ise bir tanrı kıvamında, saf iyiliği anlatıyor bizlere... Sineklerin Tanrısı dedikleri, aslında korkular, mantıksız bulsak da içimizdeki kaçamadığımız kara delikler. Öyle ya da böyle bu çocuklar, adadan kurtulma mücadelesinde bir insanın manevi özelliklerini tamamlıyorlar adeta... Bu görüşümle devam ettiğimde, benim için kitabı okumak daha kolay oldu.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202180,6bin okunma
·
419 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.