Gönderi

400 syf.
9/10 puan verdi
Her Gün Vicdan Muhasebesiyle Yaşanılır mı?
Merhaba 1K severler! Bu eşsiz dünya klasiğini sıcağı sıcağına inceleyip, incelememekte tereddütte kaldım. Sonunda hemen incelemeye karar verdim. Böylesine güzel unutulmaz eserin de incelemesini yapacağım için oldukça heyecanlıyım şuanda... Zaten, bu güzelim dünya klasiğini duymayan kalmamıştır... Bu nedenle incelemem de fazla teferruata girmeyeceğim sevgili okur... Kitabımızın içeriği; Rusya'nın S.t Petersburg şehrinde yaşayan başarılı bir hukuk öğrencisi olan Raskolnikov karakteri, yalnız baş karakterimiz fakir, ailesinden uzak bir yaşam süren ve ateist bir karakterdir. Raskolnikov bir gün ince eleyip sık dokuyarak bir plan yapar ve bu plan neticesinde iki cinayet işler. Öldürdüğü kişilerden biri tefeci insanları sömüren, kandıran, faizle parasını geri isteyen kötü kalpli, dolandırıcı bir kadının teki... Diğeri Raskolnikov'un öldürdüğü tefeci kadının kardeşidir. Raskolnikov, tefeci kadını bile isteye, tefeci kadının kardeşini de mecbur kalarak öldürmüştür. Raskolnikov, cinayetleri işledikten sonra, öldürdüğü kadının evinden mücevher, para vs. çalar ve bunları bir taşın altına saklamaya karar verir. İşte Raskolnikov, işlediği bu cinayetlerden kısa bir süre sonra, derin vicdan azabı, derin bir psikoloji, derin bir iç dünyası, derin bir enkaz! Derin bir yıkımla dolu psikanaliz süreci ağır basan bir dünyaya adım atmış olur. (Yazarımızın Başkarakterine yüklediği mana da olağanüstü betimlemeleri, baş karakterine yüklediği psikolojik bir dünya yapısı çok gerçekçiydi, çok başkaydı, bambaşkaydı hayran kaldım.) Raskolnikov'un işlediği cinayetin ilki, 1866 yıllarında Dostoyevski'nin yazdığı kitabın ana dönemiyle ilgilidir. Yazarımız, o dönemde yaşayan toplumun acılarını, adaletsizliği, çıkarcılık ve menfaatçiliği, insanın nasıl hiç edilircesine sömürülmesini, Raskolnikov'un "balta" ile işlediği cinayette gözler önüne sermiştir adeta... (Balta aslında somut olarak, yaşadığı döneme yakıştırılan bir kavramdır Yazarımızın gözünde...) (Burada dönemin şartlarını, kurallarını, baskıcı otoriter yönetimi bilmemiz adına okuyucuya verilmek istenen mesaj tek kelimeyle şahane...) Raskolnikov'a göre dergide paylaştığı bir yazı vardı, paylaştığı yazısında iki tür insan vardır: Bu tür insanların birincisi, her şeye boyun eğen, itaatkar insanlar... Raskolnikov'un gözünde "bit" tabiriyle bahsettiği insanlar... İkinci tür insanlar ise; olağanüstü özellikler taşıyan kurallara, baskıya uymayan, özgür düşünceli insanlardır. Örnek vermek gerekirse "Napolyon"... Raskolkinov, ikinci tip insan rolünü seçmiş ve yakıştırmıştı kendine. Raskolnikov'a artık her şey çok ağır geliyordu, gittikçe umutsuzlaşıyor, dünyada yaşadığını bile farkında değildi "derin bir hiçlikteydi artık o"... "Dayanılmaz derecede rahatsız edici, vicdan azabı"... Yazarımız, kitabında çok fazla karaktere yer vermiş. Şahsımca, dilim döndüğünce bu eşsiz eseri sizlere sunmak istedim... "Yalnız kitapta yazarın anlattığı yufka yürekli, temiz, saf, vicdanlı ve merhametli Sonyaya'da hayran kalmadım değil..." Kitabın sayfa sayısı sizleri korkutmasın sayfalar nasıl kitabın baş karakteri Raskolnikov tarafından akıp geçiyorsa, sizlere de bu şekilde berrak bir su da yol alır gibi akıp geçeçek... Benim okuduğum Armoni Yayınları ve kitabın çevirisi Derya Sungur'a ait olandı. Kitap, Dört yüz sayfaydı, eseri sindire sindire okudum kitabı iki haftaya bitirebildim. Kitabın en güzel alıntısı: "Bazı incinmeler vardır, " Ne kadar istenirse istensin unutulamaz efendim." Sabırla okuduğunuz için teşekkürler... Okuyun ve okutun efendim!... Kitapla kalın sevgiler, saygılar 1K Dostları!
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Karatay Yayınları · 2020161,2bin okunma
·
318 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.