Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

384 syf.
8/10 puan verdi
Serinin son kitabının kapağını kapatırken güzel bir soluk oldu benim için diye düşünmeye başladım. Her ne kadar tasvip etmediğim birçok şey yaşanmış olsa da doyurucu bir şekilde bitti kitap. Ruhumdaki Canavar öyle bir bitti ki devamında neler olacak, olanları ve olayları kimin ağzından okuyacağız acaba diye kitaba yöneldim. Erken bitmesin diye epey yavaş okumuş olsam da sonuç olarak bitti. Sırtımızdaki Hedef kitabında yazar bize bir sürpriz yaparak her iki karakter ağzından da olanları anlatmış. Bende bir takıntı var, ya ilahi bakış ile yazılmış olsun ister ve beklerim ya da tek bir karakter. Bu kitapta ise beni rahatsız edecek bir anlatım yoktu. Tek olayı her iki karakter ağzından okumuyorduk en azından ve bu benim için iyiydi. İkinci kitapta Naz, aşkını seçerken bir şey oldu ve bu olayın sonucunda peşine düşeceklerle olan mucadelesini üçüncü kitapta okuyoruz. Hani bazen deriz ya, ben tek diz hepiniz diye. Naz, beybisi tüm dünyayı karşısına alarak korkusuz bir kahraman gibi dikiliyor. Aşkı için. Buna ben inandım. (Meryem kesin burun kıvıracaksın ama durum böyle kuzusu, sory.) Naz ve Karissa'nın ağzından bölümleri okumak fikrini de sevdim, sonuçta final kitabı ve veda etmemiz gerekecek, onların hislerini son kez okumak hoşuma gitti. Her şeye rağmen -mantığımı devre dışı bırakıyorum- Gözlerindeki Canavar serisinde hoşuma giden bir durum var, bu da en başından beri gerçek bir kötü olduğunu okuduğumuz Naz'ın kendinin farkında olması, yaptıklarını kabul etmesi, bir şeylere sığınarak masum imzasının olmaması. Bunu sevdim. En azından ne kadar -kendi deyimiydi- bencil bir orospu çocuğu olduğu konusunda hemfikiriz. Yalnız ben demiyorum, kitabi okursanız onun ağzından bu sözü duyarsınız. Ben dile getirdim sadece. Toz pembe bir aşk yoktu kitapta, kartlar açık, kimin ne olduğu belli, amacı ne nasıl biri bilinir bir durumdaydi. Gerçekçilik kısmının güçlü olması olayı sonrasinda ne olacak acaba diyerek kitapları merak ederek okumamı sağladı. J.M Darhower'ın kalemini beğendim. Yalın bir anlatımı var, okuru yormuyor ve su gibi akıp gidiyor. Yalnız ve karanlık bir adam olan Naz'ı bu kitapta daha kalabalik bir aile içinde görmek beni mutlu etti. En sevdiğim sahnelerin başında babasıyla olan sahneler var. Giuseppe ve Naz, iki farklı adam ama birbirine çok benzeyen kişiler aslında. İkinci kitapta Giuseppe, henüz küçük bir çocukken Naz'ın iyi bir çocuk olduğunu, nasıl bu hale geldiği konusunda şaşırdığını, nerede hata yaptığını bilmediğinden bahsediyordu. Sırtımızdaki Hedef kısmında ona da açıklık getirilmiş. Naz kitabın sonuna doğru onu anlattı. Şaşırdım, üzüldüm boğazım düğümlendi. Final ise tatmin ediciydi. Mantıklı ve güzel bitti, sonu güzel başlamıştı. Seriye uygundu en azindan. Öyle pembe panjurlu evlerinde sonsuza kadar mutlu yaşadılar gibi bir final olmazdı, racona tersti Daha detaylı gevezelik edeceğim yorumu blogda paylaşacağım. Fazla uzun olacağı için buraya bunu attım. En okumayı düşünen kitap okurlarına sıfır beklentisiz bir şekilde başlamalarını ve erotik romans sevip sevmediklerini göze alarak başlamalarını tavsiye ederim. Vitale beycim, ben galiba seni sevdim. Her ne kadar bir yanım nefret ediyor olsa da sonsayfasiask.blogspot.com/2021/06/srtmzda...
Sırtımızdaki Hedef
Sırtımızdaki HedefJ. M. Darhower · Yabancı Yayınları · 2017387 okunma
·
226 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.