Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Tutunamayanlar"ın bu metinlerarası dünyasında, isimle­ri mitleşmiş üç roman kişisi renkli bir konuma sahiptir: Don Kişot, Hamlet ve Oblomov. Bu üç aydın arke tipini Atay, kur­maca kişilerinin kimi karakter özelliklerini vurgulamak ama­cıyla kullanır metninde. Hamlet, onun ikinci romanı ve tiyat­ro oyununda da yer alır. Shakespeare'in bu en ünlü kahrama­nı, okuyan, düşünen, içinde yaşadığı düzenle uyuşamayan bi­ridir, modern edebiyatın ilk bilinçli aydını, ilk birey-insanıdır. "Ben herhalde Hamlet'e yakınım," (T.255) diyordur roman ki­şisi Turgut. Gerçekten de yer yer patetik kişiliği, düzendeki çarpık ilişkilere karşı -tıpkı onun gibi geç de olsa- tavır alışıy­la Turgut'u Hamlet anıştırması içinde kurgulamıştır Atay: Ro­manın -Atay'ın kendi deyişiyle- "Climax"ı olan genelev sah­nesinde "Ben, Turgut Özben, Danimarka kralının oğlu," (T.236) diyordur roman kişisi. Cervantes'in zararsız deli, toplum dışı pikarosu Don Kişot da çıkar gözetmez, dürüst ve yürekli kimliğiyle bir 'tutunama­yan' aydın arketipidir; 16. yüzyılın, emperyalizme açılmaya başlayan ve hızlı bir toplumsal değişme süreci içine giren İspanya'sında öz değerlerini koruma savaşı veren, topluma ya­bancılaşmış birey-insandır Don Kişot. Atay, romanında Tur­gut'u da Selim'i de Don Kişot imgesiyle çevrelemekten hoşla­nır. Don Kişot aynı zamanda "Tutunamayanlar"daki serüvenci ruhun da bir simgesidir. Düzeni terk edip iç dünya yolculuğu­na çıkmakta olan Turgut, "Don Kişot'u da almalıyız, çok iyi ni­ yetli bir ihtiyardır. Aklın macerası önemli Olric," (T.532) diyor­dur. Çıktığı iç dünya yolculuğunda -tıpkı o sırada "Tutunamayanlar" romanını yazmakta olan yazarı Oğuz Atay gibi- düzen değiştirip yazmaya başlamayı düşleyen Turgut'un, dünya edebiyatının bu ilk modem roman örneğini yanına alması simge­ sel bir anlam taşır. Gonçarov'un Oblomov'u da Atay'ın, Selim'in çevresinde yaratmaya çalıştığı imge ağının metinlerarası düzlemde yer alan düğümlerinden biridir. Gonçarov'un, "[y]üksek düşünce erin zevkine varmıştı; insanlığın dertlerine ortak olmuştu. Za­man zaman yüreği derinden derine sızlayarak insanlığın çektik­lerini düşünür, üzülürdü. (. . .) Başka bir gün insanların ahlak­ sızlıklarına, sahteliklerine, iftiralarına, dünyayı saran kötülüğe karşı bir isyan duyar, insanlara çürük yanlarını göstermek di­leğiyle yanardı, " diye anlattığı Oblomov'un incelikli ruhun­dan birçok özelliğin, Selim'i oluştururken Atay'a ufuk açtığı su götürmez.
Sayfa 248,249,250 / TUTUNAMAYANLARKitabı okudu
·
132 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.