Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın ilk yarısı gerçekten çok iyi. Post truth kavramını kelime kelime incelemesi, özellikle post- ekinin buradaki mahiyetini açıklaması, işin felsefi boyutu ile birlikte ele alması, kavramın başka kavramlarla ilişkisini kurması gerçekten ufuk açıcı olmuş. Bu ilk yarı için tebrik ederim. İkinci yarısı ise gerçekten yüzeysel ve biraz sıkıcı olmuş. Safsata konusuna örnekler verilirken yazar siyasi propagandaya başlıyor:) halbuki siyasetin dili, safsataların siyasi dildeki yeri vb bunların sadece belirli bir siyasi ideoloji/parti/kanada özgü oldugunu kabul ederek böyle bir çerçeve çizmek hiç gerçekçi bir yaklaşım değil. Verilen neredeyse tüm örnekler doğru olmakla birlikte, sübjektif olarak seçilmiş. Okurken ister istemez "tayyip erdoğan diye biri doğmasaymış sanırım bu kitap yazılamayacakmış" gibi bir yorum yaptım. Zira verilen siyasi örnekler sadece iktidarın söylemini eleştirmek üzere kurulu. Halbuki post-truth dönemin doğası gereği tek bir kişiyle, partiyle ya da ideoloji ile özdeşleştirilemez. Yazarın siyasi ideolojisini kitapta yansıtmaya çalışması, muhalif oldugu tarafa yüklenmesi elbette doğal ve insani bir durum. Ama felsefi derinliği olan bir tartışmanın birden yazarın siyasi fikirlerini aktardığı bir araca dönüşmesi kitabın gerçekçiliğini yitirmesine, böylesine önemli bir konunun yazar tarafından sadece dar ve sübjektif bir bakış açısıyla sunulmasına neden oluyor. Neredeyse "post-truth'un tek sorumlusu iktidar, safsatanın da tek üreticisi iktidardaki kişilerdir" diye bir cümle kurmadığı kalmış:)) halbuki kitabın ilk bölümünden anladığımız şey post-truth'un döneme hakim bir anlayış olduğu idi. Bu nedenle örnekleri sadece bi siyasi kanattan verirseniz kendinizle çelişmiş olursunuz. Türkiyede iktidarda da muhalefette de aynı problemin oldugu gerçeğini ıskalamış olursunuz. son olarak kitapta bir sonuç bölümünün olmaması, kitaptaki fikir ve örneklerin genel bir değerlendirmesinin yapılmaması, deyim yerindeyse bıçak gibi kesilerek bitirilmesi bir diğer zayıf yönü, ki bu kadar baskı yapılana kadar kimsenin yazara bunu hatırlatmamış olması şaşırtıcı... Velhasıl; sadece ilk yarısındaki değerli bilgiler kitabı okunmaya değer kılıyor diyebilirim, yine de post-truth hakkında okuma yapmak için ilk tercihim bu kitap olmazdı.
Yalanın Siyaseti
Yalanın SiyasetiYalın Alpay · Destek Yayınları · 2017921 okunma
·
319 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.