Merhabalar. 1997 yılında İzmir’ de doğdum. Eğitim hayatım Ege Üniversitesi M.Y.O. İşletme Yönetimi bölümü ardından isteğe bağlı ikinci üniversite olarak Anadolu Üniversitesi Sosyal Hizmet bölümü okudum fakat bir yıl okuduktan sonra çeşitli sebeplerden dolayı bölümümü sildirmek zorunda kaldım. Şuan eğitimimi Anadolu Üniversitesi İşletme bölümü okuyarak devam etmekteyim. Engelli vatandaşlar adına çeşitli faaliyetlerde yer almak, işaret dili ile ilgili gönüllü çeviriler yapmaktayım. Çeşitli sosyal proje ve aktivitelerde yer aldım. Aktif bir şekilde gönüllü sosyal çalışmacı olarak devamlı etkinliklerde yer alıyorum. Bu çalışmalarda yer alma nedenim engelli insanlarımızın engellerini aşarak daha çok topluma kazandırılması ve insanların birbirlerini anlayışla karşılayarak engellerin yok olması, sevgi dolu bir dünya oluşmasını sağlamak…
Hiç hayatınızda engelli bir bireyin engelsiz hayallerini düşündünüz mü?
Düşünüyorum da aslında dünyamızda insanlar birbirlerine daha anlayışlı, saygılı ve sevgi dolu olmalı!
Maalesef ki gerçek dünyamız böyle değil. Hayatımızda türlü zorluklar yaşayabiliyoruz.
En önemlisi de bu engellerin karşısında ayaklarımızın üzerinde durabilmek!
Benim bu dünyaya karşı duyarlılığım topluma hizmet adına sosyal proje hazırlayarak başladı. İşitme engelli insanlara daha rahat bir hayat sunabilmek ve engelleri aşabilmek, herkesi işaret dili eğitimine yönlendirerek bu konuda duyarlılığı arttırarak işitme engelli vatandaşlarımızı topluma karşı engellerini aşmasını sağlamayı hedefledik. Hedefimiz bunu başarabilmek ve işaret dilinin önemini herkese anlatmaktı! Bunun için işaret diliyle farkındalık ve duyarlılık sağlamak amaçlı kısa bir video hazırlamaya karar verdik. Sosyal medya aracılığıyla hazırlamış olduğumuz projeyi paylaşarak daha geniş kitleye ulaştırdık. Projemiz sonucu işaret diline karşı duyarlılığı arttırdığımızı gördük.
En çok etkilendiğim nokta daha çok projemiz aracılığıyla tanışmış olduğum işitme engelli arkadaşlarım oldu. İlk zamanlarda iletişim kuramıyor, işaret dilini anlayamıyordum fakat anladım ki çoğu zaman beden dili ve mimiklerimiz ile birlikte farkında olmadan pek çok şeyi ifade edebiliyormuşuz. Bu nedenle arkadaşlarım ile daha rahat iletişim kurabilmek için işaret dili eğitimi almaya karar verdim. İlk olarak eğitici ve online videoları izleyerek işaret dilini kendi çabalarım ile öğrenmeye başladım. Öğrendiğim işaretler ile birlikte arkadaşlarım ile daha iyi iletişim kurmaya başladım. İşitme engelli arkadaşlarım ile anlaştığımızı gördükçe engelin yavaş yavaş ortadan kalktığını gördüm. Bunu fark ettiğim zaman onlarla sohbet edebilmek ve hayata farklı bir açıdan bakabilmek için işaret dili eğitimini almaya karar verdim ve hemen kurs imkânlarını araştırmaya başladım. Uluslararası İşitme Engelliler Federasyonu tarafından düzenlenen temel işaret dili eğitimimi başta eğitmenimiz F. Pelin ASLAN ve Metin TÜRK hocamızın emekleri ve işitme engelli arkadaşlarımın destekleri ile birlikte başarıyla tamamladım. Ardından İstanbul İşletme Enstitüsü tarafından düzenlenen Türk İşaret Dili eğitimimi tamamladım. İşaretleri unutmamak ve daha çok pekiştirebilmek için işaret dili kitapları, sözlükler, uygulamalar, ücretsiz online eğitimlere katılarak ve işitme engelli arkadaşlarım ile çeşitli sohbetler yaparak işaret dilimi geliştiriyorum. Daha sonra bu dilin tek benim öğrenmem ile engelin aşılamayacağını fark ettim. Geniş kitlelere ulaşabilmeyi hedefleyerek çeşitli projeler gerçekleştirerek farkındalık organizasyonlarında yer aldım ve işitme engelli arkadaşlarımla olan aramızdaki engelleri aştım. Engelleri aşarak güzel dostluklar edindim. Şimdi daha rahat görüşebiliyor ve onlara yardımcı olabiliyorum. Hedefim tercümanlık eğitimi alarak onlara hem kamuda hem de özel sektörde ve çeşitli hayat koşulları çerçevesinde seslerini duyurarak haklarını savunmak, onların sesi olmayı hedefliyorum. Şuan iyiki bu dili öğrenmiş ve sosyal projemizi gerçekleştirmişim.
Unutmayalım ki işaret dili konuşmak, hem size hem de çevrenizdeki işitme engellilere çok büyük kolaylık sağlayacaktır. Çünkü bütün engelli bireylerin de anlaşılmaya ve konuşmaya ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız ve kendilerini sosyal ortamlardan soyutlamamaları için yanlarında olduklarınızı hissettirmemiz gerekir. Bu sayede daha güçlü ve iletişimi kuvvetli bir toplum haline geleceğimize inanıyorum. Ben sessiz dünyaların sesi olarak engelleri aşmayı başardım. Asıl mutluluk ve karşılıksız sevgi bence budur.
İnsanların birbirlerini daha anlayışlı karşılayacak sevgi dolu bir dünya dilerim.
Gözlerin konuştuğu dil, her şeyi anlatmaya yeter.
Sessiz dünyaların kalbi her zaman sizinle...
Sevgiler…
Meryem Çınar