Uzun süredir gerilimi iliklerime kadar hissettiğim böyle bir kitap okumamıştım.Polisiye kitaplarında okuru olay halkalarını takip ederek uyanık tutulması asıl amaçtır.Bu kitap bunu başarmış.Kurgu o kadar zekice tasarlanmış ki olay halkalarında asla kopukluk olmadan,tekrara düşmeden,her sayfasında heyecanı yaşatıyor.Özellikle kitabın yarısından sonrası heyecanı zirveye çıkarıyor ve zirvede bitiriyor. Muzaffer başarılı bir polis memurudur.Bir cinayetin katili adalete teslim etmek için çalışırken yaşadığı haksızlıklar sonucu yüzünden Ankara'ya gönderilir.Cinayet büroda görev alan Muzaffer'in buradaki ilk görevi,parka bırakılan genç bir kız cesedinin katilini bulmaktır. Muzaffer ve ekip arkadaşları katilin izini sürerken bir genç kız daha öldürülüp parka bırakılır. Bütün işaretler seri katil olduğunu gösterir.Üçüncü cinayette gerçekleşir ancak bu üç cinayetin birbirleriyle öyle şaşırtıcı bir bağlantısı vardır ki okurken şok olacaksınız.Ressam olan katil bu cesetleri parka bir sanat eseri gibi bırakır. Hemde milim atlamadan aynı şekilde.Peki ya neden?Katil bu cinayetleri neden işliyor?Katili yakalamak için kanlarının son damlasına kadar mücadele eden bir ekip varken katil nasıl bir planla hedef şaşırtıyor?Hedef şaşırtma planlarını yazar öyle güzel kurgulamış ki resmen akıl oyunları içine düşünüyorsunuz.Finaliyse ayrı bir şok etkisi yaşatıyor.Spoiler vermek İstemiyorum:) Bütün bu soruların cevabı için kitabı okumalısınız. Ve tabiki bu yolda Muzaffer'le birlikte olan polis memuru Pınar.Aşkta olmasın mı bu kadar kaosun içinde..ee tabi olsun :) Kütüphanemde en sevdiğim kitaplar arasında yerini aldı.Yürekten tavsiye ediyorum

Başkomiser MuzafferÖzkan Ural · Platanus Publishing · 202114 okunma

·

133 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Pınar