Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1552 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Monte Cristo Kontu Hakkında bir deneme
Monte Crısto Kontu Hakkında Deneme 1. Cilt bitirirken almış olduğum not Şuan 1. Cildi bitiriyorum. Şimdiden hayatımda okuduğum en güzel eserlerden olduğunu itiraf etmeliyim. Bir dünya klasiği, belki çoğumuzun gözüne korkutucu derecede uzun gelebilecek bir kitap olduğunu da söylemeliyim. Ancak sayfa sayısının bu kadar uzun olması gözünüzü korkutmasın. İlk sayfadan itibaren sizi kendinize bağlıyor ve bu esrarengiz adamın hayatına tanıklık ediyorsunuz. Kah hapishanenin en kuytu köşelerinde kalmış mahkumlarıyla kah Paris’in Aristokratlarıyla bir yemek sofrasında konuşuyorsunuz. Kitabın zihinde silinemez sahneler çizerek etkiletici ama yormayan betimlemeleri sizi konuya daha hakim kılıyor. Okumaya başlamadan önce konusu hakkında bazı şeyleri duymuştum ama çok yüzeysel kalıyor bu duyumlar. Sadece bir intikamın hikayesi değil aynı zamanda bir dönemin portresi çiziliyor. Yazarın o dönemdeki Türklerin giyiniş tarzı hakkında bir yorumunu bulunuyor. Doğulu toplumların hayat tarzından, Türk Halısından, Haşhaş’tan bahsediyor. Bu tarzıyla Avrupadaki doğu imgesi hakkında bilgiler barındırıyor. Monte Cristo Kontu’nun içinde sevgi olan kişilere karşı göstermiş olduğu hoşgörülü tarzı, içi nefret ve hırsla kaplı olanlara karşı aynı duyguyu göstermiyor. Masum insanların bu kadar kolayca alt edilmesi ya da yok edilmesi karşısında verecek olduğu bir dersinin olduğunu şuan seziyorum. Ve o çarpıcı olacağını düşündüğüm sonu merak ediyorum. İlk cildi bitirirken şunu da eklemeliyim ki bu kitap insan duygularının, sezilerinin başarıyla işlendi nadide bir eser. Genel yorum Uzun zamandır içinde yaşamış olduğum, olayları tüm benliğimle hissetmiş olarak okuma serüvenini sonlandırdığım Monte Crısto Kontu hayatımda okumuş olduğum en güzel eserlerden biri oldu. İçimi kederle dolduran ve ağır bir hüzün perdesi seren olaylara şahitlik ederek haksızlığa uğrayan saf bir yüreğin alması gereken bir intikamı olduğunu kavraması, Parçaları birleştirerek bir amaç yaratması içimde öyle bir hava oluşturdu ki mevcut dünyanın tüm karmaşası zihnimden silinerek olayların yaşandığı mekan ve zamanda bir gözlemci olarak yaşamaya başladım. Kendimi kaptırmış olduğum bu serüveni her ne kadar sonlandırmak istemesem de her güzel şeyin bir sonu olacağı gibi bu eserde zihnimin bir köşesinde tüm gerçeklik ve şahaneliğiyle benliğimi oluşturan değerler bölümünde varlığını korumaya başladı. Edmond Dantes! Hayatta başarılı, iyi ve saf yüreklere kirlenmiş kalpleriyle kıskaçlık ile bakan ve bu meziyetlere tüm benliği ile düşmanca tavır alanların gözlerini karartarak bu meziyetlere sahip olan insanları yok etmek istemesini ve bu düşmanca tavırların hedefi haline gelen Edmond Dantes! Herkese güvenen ve herkesi kendisi gibi iyi yürekli zanneden bir kişilik olan Edmond Dantes! Bu başarısı ve üstün meziyetleri ile hayatının her alanında düşmanları olan ve kendisinden kurtulmak isteyenlerin olduğundan habersiz bir şekilde yaşayan Edmond Dantes! Hayat hep istediğimiz doğrultuda ilerlemiyor ve karşımıza aşılmaz gibi görünen duvarlar çıkıyor. O an için önemli olan tüm zorluklara rağmen yaşamın devam edeceğine ve tüm zorlukların ardında bir güzelliğin çıkacağına inanmamız gerekiyor. Evet belki çok masumane bir düşünce ama hayatın ne kadar ilginç olduğunu hayat hakkında düşünenler için bir gerçektir. Edmond Dantes iyiliği ve saflığı sebebiyle kötülüklere maruz kalan acımasız kimselerin ezip geçtiği bir gençti belki ancak Monte Crısto Kontu işte tüm bu haksızlığa karşı çıkan ve kendi düşüncesiyle tanrının lanetinin bir uygulayıcısıydı. İyi insanlar her ne kadar kötü olmaya çalışsalar da içlerinde mevcut olan merhamet mücevherini söküp atamazlar. Kendisine haksızlıklarda bulunmuş olanlara dahi merhamet edecek büyüklükte olurlar. Hatalarında ısrar etmezler. İşte bu kişiliği ile kendisini yıllar önce acımasızca tutsak edenlere karşı mükemmel bir intikam planı hazırlıyor. Bu intikam kör bir şekilde matematik hesaplarından oluşmuyor aynı zamanda o anlarda yaşayarak ders çıkarıyor. Hayatta kalmasını sağlayan büyük sevgisinin sevdiği kişi karşısında umutsuzca karşılığı olamayacağını görmesi… Hayatın ne kadar umursamaz olduğunu bizlere yansıtıyor. Hayaller içinde yazılmış bir eser değil hayatın tüm gerçekleriyle dolu, insanı bazen sarsacak güçte olayların yaşadığı bir eser. Bu eser öyle bir zihnin eseri ki içinde sadece bir intikam hikayesi yatmıyor. Hayatın her anının portresi muazzam bir şekilde çiziliyor. Bu eseri okuduğum için öylesine mutluyum ki.. Dünya edebiyatında çok önemli izler bırakmış bu eseri zihnimin en derin yerlerinde hayatım boyunca muhafaza edeceğimi düşünüyorum. İleride unutursam tekrar okurum. Bu heyecanı tekrar yaşamak beni mutlu edecek. "Bu dünyada ne mutluluk ne bahtsızlık vardır, sadece bir durum diğeriyle kıyaslanır, hepsi bu. Maximilien, yaşamanın ne kadar güzel olduğunu görmek için ölmeyi arzu etmeyi bilmek gerekir. tüm insani bilgeliğin şu iki sözcükle ifade edileceğini asla unutmayın: beklemek ve umut etmek!’’ Sayfa 764. 2. Cilt
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202026bin okunma
·
308 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.