Gönderi

314 syf.
6/10 puan verdi
Deneme türünün öncülerinden olan Michel de Montaigne tarafından kaleme alınmış bu kitap insanın kendini tanıması sonrasında insanlığın gizlerine yolculuğun mümkün olabileceğini düşündürtmektedir. Aynanın karşısına geçerek bedenini ve ruhunu bütün gerçekliğiyle tanımak, kendini olmayı arzuladığı gibi değil de olduğu gibi kabullenmek, özüyle barışmak insana adeta insanlığın sırlar ile dolu kapısının anahtarını sunmaktadır. Bu görüşü benimseyen Montaigne yoğun bir yaşamdan sonra henüz otuz sekiz yaşında iken kitapları ile birlikte çiftliğine çekilmekte ve kütüphanesinde şu Latince metni yazmaktadır; “1571 yılı: Michel de Montaigne, otuz sekiz yaşında. Doğum yıldönümünden bir gün önce; meclisteki kulluğundan ve memuriyetinden bıkmış; fakat sapasağlam olarak kitapları arasına dönüyor ve geri kalan günlerini orada, sessizlik içinde geçirmeye karar veriyor.” Denemeler’i, okumuş olduğu birçok eserde yer alan metinlerle süsleyen Montaigne oldukça fazla duygu, durum, kişi ve eylem üzerine görüşlerini belirttiği bu kitabında gündelik yaşamın dilinin gücünü sıklıkla dile getirirken aynı zamanda eser içerisinde de süslü kelimelerin yerine sade bir dil kullanmayı ihmal etmemiştir. “Ah, keşke Paris’in zerzevat çarşısında kullanılan kelimelerle konuşabilsem!” ifadesinden de anlaşılacağı üzere Montaigne’nin büyük bir tutkusudur halk gibi konuşabilmek. Montaigne’nin işlediği konular arasında insan, felsefe, dostluk, aşk, mutluluk, vicdan, tanrılar, ruh, beden, yalnızlık, hastalık, alışkanlık, ölüm, özgürlük, sağlık, korku, bilim, hayat, şiir, öfke, kitap, dil, kötülük, iyilik, doğruluk, hüzün, eğitim, yaşam, zorluk, çirkinlik, cinsellik ve güven gibi birçok tema yer alırken bunların yanı sıra eserin başından sonuna kadar Dünyaya mal olmuş birçok düşünür, komutan, hükümdar ve şairin yaşamından kesitlerle ve ünlü düşünürlerin sözleri ile de birçok fikrini örneklendirmektedir. Les Essais ismini verdiği bu kitabında Montaigne’nin kendini doğru tanıması ve tanıtması için sarf etmiş olduğu çabanın nedeninin en açık yüreklilikle dile getirildiği ifade belki de şudur; “Gördüğüm birçokları gibi benim ardımdan da olur olmaz sözler edilmesini istemiyorum doğrusu: Şöyle düşünürdü, böyle yaşardı; şunu ister, bunu istemezdi; ölürken konuşsa buna şunu der, şuna bunu verirdi; onu benden iyi tanıyan yoktu, gibi. Kitabımda, edep kurallarının izin verdiği ölçüde, eğilimlerimi, sevgilerimi az çok belirtiyorum; bilmek isteyene sözlü olarak daha da serbestçe ve içtenlikle açıklıyorum duyup düşündüklerimi. Ama bakmasını bilen bu anılarımda her şeyi söylediğimi, gösterdiğimi görür. Yazıya dökemediğimi parmağımla gösteriyorum burada: İstenecek, aranıp bulunacak hiçbir şey bırakmıyorum kendimden. Sözüm edilecekse, doğru dürüst, gerçeğe uygun edilmesini istiyorum. Övmek için de olsa beni olduğumdan başka türlü göstermek isteyeni yalanlamak için öbür dünyadan seve seve kalkar gelirim. Yaşayanlardan bile olmadıkları gibi söz edildiğini görmekteyim. Yitirdiğim bir dostumu (La Boetie) var gücümle desteklemeseydim, bin bir türlü suret biçeceklerdi ona.”
Denemeler
DenemelerMontaigne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202055k okunma
·
134 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.