Gönderi
Kitap güreşçi, inanılmaz yakışıklı ve harika bir vücuda sahip olan Ambrose ve kendini çirkin gören (aslında hiç de öyle olmayan) Fern arasında gidip geliyor. Kitabın arka yazısına göre kendileri modern çağın Güzel ve Çirkin'i. Bir de Bailey var kendisi Fern'in kuzeni olur. Ölümcül bir hastalığı olduğu için kendini olabildiği kadar geliştirmiş, artık kaderini kabullenmiş bir arkadaş. Fern tabi ki Ambrose'a aşık ama çok önceden daha çocuklukta başlayan bir aşk bu. Kitapta da Fern ve Ambrose'un hayatında olan biteni okuyoruz. Okumaya başladığımız kitap ve bitirdiğimiz kitap birbirinden çok farklı.
Kitabı okurken durup ya bu diyaloglar gerçekten gerçekçi yazılmış dedim sürekli. Karakterler gayet bizim de verebileceğimiz tepkiler veriyorlar üstelik cevapları birkaç sayfa uzunluğunda değil. Asla gereksiz betimlemelere girmemiş yazar. Yine de her şey aklınızda kolayca canlanıyor. Karakterlerin hepsi çok sevilesi ama okurken kitaba birazcık yabancı kalınıyor. Ben kendimi herhangi bir karakterin yerine koyamadım uzaktan izledim onları. Ki zaten koymayın daha iyi, olanlar gerçekten beni okurken bile yıprattı.
Onun dışında Fern ve Ambrose ilişkisini övmeden geçemem. Okuduğum çoğu gençlik kitabından sonra birbirine saygı, sevgi duyan bir çift okumayı cidden özlediğimi fark ettim. Bazı yerlerde of ilişki toxic bir hâl almaya başlıyor dediğimde hep öyle olmadığı ortaya çıktı. Karakterlerin kendileri zaten uğraşıyorlar öyle olmasın diye, karşılarındaki kişiye layık olmak için çabalıyorlar.
Son olarak bu kitabı okurken lise zamanlarımdaki düşüncelerimle ne kadar örtüştüğünü fark ettim. Gerek karakterlerin gelecek kaygıları olsun, dış görünüşleri hakkındaki kötü düşünceleri ya da ilk aşkların nasıl hissettirdiği olsun gerçeğe çok çok yakındı. Bu yazardan okuduğum ilk kitaptı ve oldukça beğendim. Diğer kitaplarını da okumayı çok isterim.
·
218 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.