İlk olarak bu kitabı okumak benim için çok zordu ama bu kitabın dilinden kaynaklı bir şey değildi. Kadınların, çocukların yaşamak zorunda kaldığı ev içi istismarı, şiddeti, tacizi, tecavüzü okumak benim için ciddi anlamda zordu, çok sarstı beni. Çoğu yerde midem kaldırmadı. Ama kitap çok kıymetli bir kitap, içerisinde birçok önemli araştırma, istatistik yer alıyor. Bunlar daha çok Avustralya ile ilgili istatistikler ve araştırmalar olsa da yaşanan olaylar maalesef dünyanın birçok yerinde ve ülkemizde. Bu kitap ve bu konu hakkında aslında yazacak çok fazla şey var ama sizin okumanızı, gerçeklerle yüzleşmenizi isterim. Herkesin kadınların ve istismara uğramış çocukların sesini duymasını isterim. O kadar farklı, o kadar üzücü hikaye var ki… Haberlerde buna benzer bir şey gördüğümüzde ilk olarak kadını suçlarız. “Kadın onu neden terk etmedi? Ben olsam kesin ayrılırdım.” gibi kesin cümleler kurarız. Çoğumuzun aklına erkeği suçlamak gelmez, erkeğin neden böyle davrandığını sorgulamayız veya erkek madem kadına eziyet ediyor o niye ayrılmıyor demeyiz ya da altında yatan sebepleri görmeyiz. Bunun gibi birçok şey… Kitap sadece üzücü hikayelerden oluşmuyor. Sonlarına doğru toplumda bunları değiştirmek için neler yapılabilire değinilmiş ve birkaç başarılı örneğe yer verilmiş. Gerçekten uygulaması zor ama başarılı örnekler. Kitabın sonunda da Avustralya için bu tarz durumlarda “Nereyi Arayabilirim” bölümü konulmuş. Sayfalarca yazabilirim sanırım bu kitap hakkında ama daha fazla uzatmayacağım. Alın, okuyun. Belki birine bir şekilde yardımımız dokunur, farkındalığımız artar, belki birine ses oluruz, belki de hiç istemem ama bu satırları okuyup bunları yaşayan biri için bir çıkış yolu olur.

Kadının Hiç (mi) Suçu YokJess Hill · Okuyan Us Yayınları · 202144 okunma

·

346 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özge