Genco Uluhan, doğduğu toprakları ardında bırakıp Amerika’da Mücevher Tasarımı Bölümü’nü bitirip İstanbul’da Uluhan Golden’ı kurmuştur. Kısa zamanda büyük başarılar elde etmiştir. Defileleri ve yeni çıkan tasarımları büyük ilgi görmektedir.
Birgün babasının ani ölümüyle doğduğu topraklara geri döndüğünde ardında güçlü bir kariyer ve sevgili bırakmak zorunda kalır.
Ancak bütün bunlar başlangıçtır. Babası gerçekten bir kaza sonucu mu ölmüştür yoksa planlanmış bir ölüm müdür? Genco bunun peşine düşecek ve kendini aklına bile gelmeyecek sırların arasında bulacaktır.
Geçmişte ailesinden birilerinin yaptığı hatanın sonuçlarına Genco sırtlamak zorunda kalacak ve doğduğu günden beri esir olan suçu olmadığı halde tutsak edilen güzeller güzeli Amelya bu hatanın bedelini ödeyecektir.
Nerden başlasam bilemiyorum çünkü kitap dolu doluydu ne söylesem eksik kalacakmış gibi hissediyorum. Normalde aşiret ya da töre kitaplarını tercih eden biri değilim ama bu kitap başkaydı. Amelya’nın naifliği ve kırılganlığı, kendini Genco’nun yanına yakışmak için elinden geleni yapmaya çalışması çok güzeldi. Genco, harika bir eş olmuştu ve çoğu şeyde Amelya’yı kendinden önce düşündü. Ancak Amelya bazı yerlerde çok özgüvensizdi. Daha ayakları sağlam basan bir Amelya görmek isterdim. Bunların dışında nefret ettiğim çok karakter oldu ve bunları söyleyemiyorum çünkü spoiler. Genco ve Amelya’nın hayatını zorlaştırmak için ellerinden geleni yaptılar. Ve asla öyle bir sona hazır değildim. Allahtan ikinci kitap var ve hemen okuyacağım.Kitapta çok fazla karakter vardı ve ben çok karakterli kitapları seviyorum. Daha hikayelerini okuyacamız çok kişi var ve hepsini ayrı ayrı merak ediyorum.