Gönderi

250 syf.
·
Puan vermedi
KADİM BİLGELİĞE KULAK VER
Neredeyse tüm coğrafyalardaki din ve kültürlerin kadim bilgelik ve mutluluk tavsiyeleri benzer esaslar üzerine kurulu: İnsanın haddini bilmesi, sahip olduklarıyla yetinmesi, mutluluğu kendi içinde araması, âlimlere saygı duyması, vb... Bu bakımdan Antik Yunan sofistlerinden Hint kutsal metinlerine, İslâm tasavvufundan Konfüçyüs'ün sohbetlerine uzanan bilgelik ve mutluluk yolunun evrensel olduğu söylenebilir. Modern (kapitalist) zamanlardan önceki topluluklar, rütbe ve statüye şimdikinden çok daha fazla önem veriyorlardı. İnsanların, doğdukları sınıf veya tabakada (hatta köyde) ölmeleri isteniyor, buna da mesela Osmanlı'da "Adalet" deniliyordu. Aksi hâlde üretim aksar, ayaklar baş olur, yani kargaşa çıkar, dirlik bozulurdu. Kelleyi korumak da cabası... Kadim bilgelik ve mutluluk derslerinin insanlara alçakgönüllü ve ölçülü olmak gibi değerli huylar edinmelerini salık vermelerinin sebeplerinden biri de, sosyal hiyerarşideki hareketliliğe karşı önlem almak olsa gerek. Bilgeler, aynı tavsiyeleri yöneticilere (krallar, beyler, padişahlar, vb.) de verirler. Ama söyledikleri yönde davranmanın onları daha büyük zaferlere ve halkları daha uzun süre yönetebilmelerine yarayacağını bilerek... Hem o çağlarda bilgelerin ve filozofların hâmileri, çevrelerinde bulundukları bu yöneticilerden başkaları da değildir. Yırtıcı başarı ve yükseliş tavsiyeleri için modern zamanları beklemek gerekliydi. Çünkü şehirler ancak o zaman dolmaya, orta sınıf ancak o zaman ortaya çıkmaya başlayacaktı. Gerçi "ilerlemek" ülküsüne sahip olduğunu iddia eden medeniyetimizde sosyal hiyerarşi hareketliliği zannedildiğinden daha az. Belki de bu sebeple Konfüçyüs gibi kadim bilgelerin sözlerine hâlâ kulak kabartıyor ve kendimizden bir şeyler buluyoruz. Yine de onların tavsiye ve dünya görüşlerinin kendi başlarına çok değerli oldukları inkâr edilemez. Fikirler, onları yaratan ve kötüye kullanan koşullardan bağımsız olabilirler. Örneğin "Konuşmalar" kitabında hayatıma yön verecek cümlelere rastladım diyebilirim. Konfüçyüs gibi bilgelerin sözlerinin canlılığı, insan doğasında değişmeyen bir şeyler olduğuna işaret ediyor. Geçici, kavraması zor ve bize karşı kayıtsız bir dünyada başka türlü olamayacağı açık...
Konuşmalar
KonuşmalarKonfüçyüs · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,396 okunma
··
401 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.