Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

“Ben Senin Bir Kalbini Bilirim.”
Ben senin en sevdiğin yemeği bilmiyorum,en çok sevdiğin gömleğin hangisi diye sorsalar “beyaz gömleği” diye cevap verebilirim en fazla dolabındaki beyaz gömleklerin sayısını bilmeden. Uyurken hangi pozisyonda uyuyorsun mesela? Uykuların susuzluktan bölünüyor mü? Alışveriş yaparken keyif alıyor musun yoksa bir an önce bitirip kurtulmanın düşüncelerinde misin? Ben senin bir gün de yaptığın hiç bir şeyi bilmiyorum belki. Benim dışımda hayatındaki herkes bilir mesela bir mekanda otururken en çok ne içmeyi seversin..Ben bunu bile bilmiyorum. Hastalanınca nazlanır mısın ? Duştayken şarkı söyler misin mesela ? Onlar bilirler,ben bilmiyorum. Bunun için çok üzgünüm..Ama haksızlığa uğradığında ve öfkelendiğinde sağ elini yumruk yapıp sıktığını biliyorum mesela,ya da senin için kötü geçen bir anını anlatmaya hazırlanırken tırnaklarını yediğini biliyorum. Bak neyi biliyorum biliyor musun ? Yoğun düşüncelere daldığında vücudunla oynağını bir sivilceni bir kızarıklığını sıktığını biliyorum. Ben senin, sen üzgünken başını telefondan kaldırmadığını alakasız videolar izlediğini biliyorum. Söylediğin yalanları unuttuğunu biliyor mu seni tanıdığını iddia eden insanlar,ya da yalan söylerken gözlerini yere dikip elinde ne varsa onunla uğraştığını. Seviştiğin zaman salgılanan kokunu fark ettiler mi ? Ben biliyorum. Keşke bilmeseydim! Keşke bu kadar derinime yerleştirmeseydim seni,bu kadar kanıma karıştırmasaydım. Şimdi bildiğim tüm bu gerçek duyguların altında yalnız başıma kaldım. Seni suçlamıyorum,güzel hatırlayacağım söz verdim. Ama keşke ya keşke.. Bu yaşıma kadar kendim için ilk defa bir şeyi bu kadar çok istemiştim. Seni,seninle yaşlanmayı seninle ağlamayı seninle gülmeyi seninle ölmeyi istemiştim. İlk defa sana sarılırken bu hayatta yalnız olmadığımı hissetmiştim.. İçim buz gibi,sana yandığım,seninle ısındığım bu odada şimdi titriyorum. Çok değil bir saat önce sarıldık dedim ki ben dünya bu kadar bak İdil,dünya böyle güzel dedim,mutlu olmaya bu adamın kolları yetiyor dedim. Şimdi dizlerim tutmuyor,üzüntüden midesi bulaman hastalar biliyordum ben,araştırmasını yapmıştım hatta.. midem bulanıyor.. 26 Eylül olmuş, gün doğacak az sonra saat 04:26. Yazmalıydım,yazmasam çıldıracaktım. Çünkü intihar mektubu yazacak kadar özgür değilim, kanatlarımda annemin/babamın bakışları var. Bunun hayatta kalma çabası var. Çok tanıdık insanlarla çok sıcak evlerde çok mutlu anların olacak. Üzgünüm sevgilim o evlerde geçen yıllar,seni tanımadan geçecek. Herkesin içinde yalnız olmayı tercih edersin çünkü bu senin için bir boyun eğmektir. Cezanı başkalarına kestirmek yerine,yine kendin belirleyip cezanı,kendin çektin. Sana mutluluk huzur dilemekten başka hiç bir temennim yok çünkü buna ihtiyacın var. Ama belki bir gün, belki bir gün bir yerlerde tekrar o güzelliğine sarılacağım.
··
718 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.