Gönderi

504 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
Sanatın sınırları ve etkisi: Tortusu derin, şiirsel ve nitelikli edebiyat
Yıllardır süregiden okuma serüvenim boyunca, edebiyat sanatında rast geldiğim en iyi eserlerden biri. Romalıların ünlü Aeneas destanının yaratıcısı ve Dante'nin İlahi Komedyası'nda ona cehennemi gezdiren şair Vergilius'un bilincinde üçüncü tekil şahıs anlatımıyla yazılmış ve çevirmeni (takdirleri hak eden) Ahmet Cemal'in 40 yılına mal olmuş, oldukça derin bir Varlık, Hiçlik ve sanat sorgusu şahaseri, ölüm metaforu altında. Önsöz deyişiyle; edebiyatta sanata yöneltilen en acımasız sorgulamalardan biri: Sanat neyi değiştirebilir? Temelinde eser; ağır hasta olan Vergilius'un Brundishum limanına varışından ertesi gün öğleden sonra Sezar'ın sarayındaki ölümüne kadar geçen 18 saati anlatır. Şairin saraya tahtarevanla taşınırken çevresinde gördüğü, zaman zaman iğrendiği halka sanatıyla ne verebildiği sorguları ile halkın burjuvalaşmış bu köylü çocuğuna verdiği küfürlü tepkiler, Sezar'ın doğumgünü şenlikleri ve şatafat, ilk bölümde dile getirilir. Ömrünün sonunda sürü dediği gerçek halkla ve sonrasında kendisiyle yüzyüze geliştir bu. Gecelerini verdiği şiirlerinin gerçek hayata etkisiyle başlayan sorgu, onu bir tür kaçışa, özlem dolu bir ölüme yolculuğa çıkarır, öyle ki, Aeneas destanı dahil tüm eserlerini yakıp yok etmek ister. İkinci bölüm; hastalığına karşın onu arkadan tutan demir bir el (metafor) desteğinde, dil,ses, imgeler arasında kaos, teselli ve güven, güzellik (her şeyi bilmemeye sarınıp aynı zamanda bildirim!), sanatçının görev sınırları, rastlantının adsız yalnızlığı altında Gerçeklik, Ölüm ve Yaradılış'a doğru gider. Ara duraklar ise, derin aşkı Plotia özelinde aşk, yazdığı Aeneas destanı mısralarında umut, kader ve çocukluğu içinde Sılaya Dönüş'tür. İlk 250 sayfayı kapsayan bu iki bölüm, dizinler boyu süren ağır (fakat çok anlamlı) tümceler ve içe işleyen anlatım ile verilir. 3.bölümde; roman kurgusu diyaloglar, mekanlar ile işlemeye başlar ve daha rahat bir okumaya geçilir. Vergilius'un arkadaşları Lucius ve Platius ile oluşan sanat sohbetlerinde, güzellik ve gerçeklik yasaları altında sorgular vardır, Catulus gibi sınırları delen sanattan o günlere gelen, ölüm gibi bir gerçeklik karşısında tükenen. Truva'dan kaçıp Roma'nın temelini atan ve ölümün peşinden yeraltına gidip eli boş dönen Aeneas'ı anlattığı destanını neden yakmak istediğini açıklamaya çalışır. Bu yolda aşkı Plotia ile köle oğlan Lysanias da var düşsel imgelerinde tartıştığı, Sılaya dönüş çağrılarıyla beraber. Ardından eserini yakacağını duyan dostu Sezar Augustus gelir yanına ve başlarlar devlet idaresi, sistem ve yaşam sorunsalında sanatsal tartışmalara: Sanatın elinde sadece eğretilemenin olduğu ve ölümün eğretilemenin elinden kaçtığı, bilgiyi ortaya çıkartacak yerde üstünü örttüğü, büyük Yunan sanatının simgeleri gibi kalıcılığa erişemeyip yüzeysel kaldığı, ölümü hükümsüz kılan yeni bir hakikat doğana kadar görevi kalmadığı gibi. Vergilius'a göre zaman; kaderden daha güçsüz, bilginin değişmesi ile olan ve sürekli akan bir nehirdir. Hayat ise, sanattaki eğretilemeler zincirinden fazlasıdır. Kitabın sonunda; öleceğini hisseden Vergilius eserini yakmaktan vazgeçip Sezar'a teslim eder ve arkadaşlarına vasiyetnamesini yazdırır. Ölmekte olan bir sanatçının sayfalarca betimlenmesi, harika bir edebi şölene götürür sizi ki, aynı zamanda eserin de asıl konusu ve adıdır anlatılan: Ölürken, ölüm hakkında aslında hiç bir şey bilmeyen bir sanat adamının iç monologlarıdır bunlar, umarsız ama pek derin. Her şeyden önce böyle bir eser; benim gibi binlerce kitabı okuduğuyla övünen bir okur için bile ne kadar eksik olduğumu düşündürten, sınırsız sandığım edebiyat sanatının sınırlarını ve etkisini sorgulatan duygulara bürüdü beni. Sanatın medeniyete katkısı ve halkın her katmanına nüfuz edebilmesi, yüzyıllardan gelen günümüzün de sorunu. Ve bu yüzden belki, bu gibi evrensel konular, #broch 'un Nazi Almanya'sının doğuşundan çöküşüne on yılda yazdığı bu eser de dahil, hiç tükenmeden hatta artarak sorgulanabiliyor, arada 20yy farka rağmen. Bu eseri, edebiyatın sınırsız sınırları adına ve sayfalarca süren tümceli paragraflarına bakmadan okuyun; sakin, istekli ve sorgusal zamanlarınızda: Varlığınızı, hiçliğinizi şiirsel anlatımla keşfedin.
Vergilius'un Ölümü
Vergilius'un ÖlümüHermann Broch · İthaki Yayınları · 2012359 okunma
·
1,431 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.