Aracılık Şirki Hakkın da...
Rabbim hakka gönlünü açanlardan eylesin. Unutmayın ki bu gün ŞİRK eskiye nazaran daha da süslü gösteriliyor müslümanlara. Fatiha Sûresinde dediğimiz gibi: İyyâ kenağbudu ve iyyâ kenastâin derken (ancak sana ibadet eder ve ancak senden yardım beklerim) diyoruz bu tevhidin özüdür, aslıdır, ve tevhidin tâ kendisidir. Rabbimiz bize şah damarımızdan daha yakındır ve bizim kalbimizden geçenide biliyor niyetimizide biliyor bize bu kadar yakın olan Rabbimiz ile kul arasına kim girebilir! Vallahi bu ümmet ilk müslümanlar gibi itikat ve îman etmedikçe kurtuluşa eremezler. Resûlullah (sav) 13 sene Mekkede insanları tevhide çağırdı, O tevhide çağırdığında Mekke müşrikleri Allâh'a inanıyorlar ve kabeyi tavaf ediyorlar, kabeyi ziyarete gelen hacılara su ve ikramda bulunuyorlardı. Ama Rabbimiz bu topluma Mekkelilere müşrik diyordu! Acaba neden? O toplum Allâh ile aralarına geçmişteki bazı salih kişileri aracı koydukları için ve Allâh'dan değilde onlardan yardım bekledikleri için Mekkelilerin inancını Rabbimiz kabul etmiyordu. Allâh hala bunlara müşrik diyordu.
Çünkü onlarda salih kişileri kendileri ile Allâh arasına aracı koyuyorlar. Ve onlardan yardım ve medet umduklarını için. Bunu Allâh'dan değil de salih kişilerden bekliyorlardı. Bu salih kişiler (Lat, Menat, Uzza, Hübel) gibi salih insanları aracı koyuyorlardı. Tıpkı bu gün de bir çok cematin yaptığı gibi. Her cemaat kendi önderlerini belli bir mertebeye koyup onlara olağan üstü roller verip milleti kendilerine köle haline getiriyorlar. Köle olarak kalsalar idi keşke. Bir de ahiretlerini perişan ve zindan ettiler, kişileri insanları o kutsadıkları insanlara saygı duymaya çağırdılar. Hatta o kadar ileri gittiler ki, onlara peygambelere ve elçilere verilmeyen sıfatlar ve isimler taktılar.
Allah'a şirk koşan müşrik bir toplum ortaya getirdiler. Aynen Mekke müşrikleri gibi ve bunu da islâm adına yaptılar. Ne acı bir durum ya Rab... Rabbimizin af etmediği en büyük bir günahı insanlara süslü gösterdiler. Çünkü şirkten dünyada iken tövbe etmeden ölen kişi o şirkten dolayı ebedi cehennemden çıkamayacaktır. İsmi müslüman ameli ve itikadına şirk bulaşmış. Müşrik bir toplum. Ya Rab ne korkunç bir durum. Din adına yapılan bir cinayet. Müridini ateşten koruyan, kıyamet günü müridini almadan cennete girmeyen, müridinin yatakta sağa sola kaç defa döndüğünü bilen, Hatta müridi öldüğünde, gelen sorgu meleklerine, Ben falancı tarikatın filanca kolundanım derse o kişiyi meleklerin sorgudan muaf tutacağını bile söyleyen, sahtekar önderler ortaya çıkardılar. İslâm diniyle adeta alay ettiler ve kendi çıkarları uğruna kullandılar. İslâm bu değil kardeşlerim. Alemlere rahmet olarak gönderilen Resûlullah (sav) kızı Hz.Fatma'ya; "Ey kızım, sakın ha babanın beygamber olduğuna güvenme. Salih ameller işlemeye gayret et. Benden dünyada ne istersen iste ama ahirette sana faydam olmaz" diyor. Bu din tüccarları sahtekarlar kıyamet gününde müridlerini almadan cennete girmeyeceklerini insanların gözüne baka baka yalan söylüyorlar. Cennet kimse için garanti değil. İşin üzücü tarafı insanlar bunların bu sözlerine inanıyorlar. İnandığın dini araştırıp iyi öğrenmesen seni de birileri din adına kandırır ve sana cennetde vaat ederler ve cehennemden de kurtulacağını da söylerler. Ya Rab ne korkunç bir şeydir Allâh adına aldatma. Rabbimiz Kur'ân'ı Kerîm de bir çok yerinde biz müslümanları akletmeye yani düşünmeye davet ediyor. Ne olur dininizi Allâh'ın kitabından ve Resûlullah (sav)'ın sünnetinden öğrenin ve bu gibi sahtekarlara itibar etmeyin. Ve körü körüne ahiretinizi perişan etmeyin, Sizi tanımadığım halde Allah için nasihatda bulunmaya calışıyorum. Çünkü bu şirk konusu hafife alınacak bir mevzu değil. Ameline şirk bulaştıran bir kişi farkına varmadan salih amellerini de fesata uğratır. Kendisi de ebedi cehennemliklerden olur. İşin en dramatik yanı kendisini müslüman olarak bilir ama şirki bilmediği için şirkden nasıl korunacağını da bilmez.
··
168 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.