Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Meçhulun Mecnun Tabibi ya da Bilinmeyenin Deli Doktoru
"Âlemdeki tüm mahlûkatı yakalayan illetleri kuyruklarından kavrayıp, köklerine kibrit suyu dökmeye ant içmiş mecnun tabip Matteryus her sabah güneşle birlikte kalkardı. Zihninin uç köşelerinde yapacakları ile amansız mücadeleler verdiği bazı geceler ise güneşin doğması için sabırsızlanır ufka bakıp söylenirdi. Her ne kadar karanlığın evini yuttuğu vakitlerde çalışmayı sevse de mızmızlanarak sabahı zor eden hastaların kapısını çalması genelde hep gündüzleri vâkiydi. Her yeni çeşitli dertten muzdarip gariban onun için elde edilmesi müthiş bir hazineydi. Lakin artık gözü kapalı tedavisini ettiği, çaresi bebek eğlemek kadar kolay olan hastalık sahiplerine aksi suratını gösterir hoş sözleri ve latif yüzünü nadir hastalarına saklardı. Bu sebeple o gece yarısı ansızın kapısını çalan ve ehemmiyetsiz olduğuna hükmettiği hastayı iki dakika sonra başından atmaya niyet etmişti. Gelen kişi ufak tefek karalara bürünmüş, yaşı halinden mütevellit pek de kolay kestirilemeyen bir kızcağızdı. Matteryus onun kirli bir odadan yahut küflerin imparatorluk kurduğu bir hamamdan mikrop kapıp alelade bir hastalıkla dûçar olduğunu düşünmüştü. Amma ne vakit ki kız kafasını sımsıkı saran örtüyü çıkardı, Matteryus o zaman acele kararın her daim onu yanılttığını bir kez daha anladı. Kendi kendine şöyle okkalı bir azar çekecekti. Çekecekti ama bir de gördüklerinden gözlerini kayırabilseydi. Derisinden havaya doğru salınan parlak mavi saçlar bir kristalin milyonlarca ince tele bölünmüş hali gibiydi. Ama adamı asıl donduran şey her tel tanesinin ucundan tutan, gözleri her şeyi yutmaya niyetli garaip mahlûklardı." Okuduğunuz bu metin hakkındaki düşüncelerinizi bana söyler misiniz?
Meliha Çalıkuşu
Meliha Çalıkuşu
·
76 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.