Ian Mcewan'ın anlatımı öyle büyülü ki, kitabı okurken aynı zamanda film seyrediyormuş gibi hissettim. Amsterdam'da Düello Molly Lane isimli karakterin ölümüyle başlıyor. Bu ölümün ardından Molly'nin eski sevgilileri müzisyen Clive Linley ve editör Vernon Halliday'in yaşamlarından kesitler aktarılıyor. İki karakter ile ahlaki değerleri, gerçek doğru ve yanlışın ne olduğunu sorguluyor, zirvedeyken en dibe çakılmanın da aslında ne kadar kolay olduğunu görüyoruz. Kitap oldukça beklenmedik ve çarpıcı bir biçimde sona eriyor. İlk sayfaları oldukça heyecanlı olmasına rağmen orta ve son bölümleri sönük ve dağınık buldum. Ancak yine de severek okudum.