Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İnsanlık Yansıması | Squid Game
Squid Game... Neden bu kadar sevildi? Neden bu kadar sevdim? Kitap olsun, film olsun ya da bir dizi olsun bir yapıt beni çok etkilemişse o yapıtın altında kurgudan çok hayatın minimum hatayla kurgulandığı bir gerçek ya da kendime ait bulduğum bazı mesajlar bulurum. "İnsanlara güvenilir oldukları için güvenmezsin. Yaslanacak başka bir şeyin olmadığı için güvenirsin." İnsanları gerçek hayatta tanımak çok zordur. En çok tanıdığını sandığın kişi bile kendine biçtiği rolden ve senin bu rolde ona atfettiğin kişilikten ibarettir sadece. Dizideki karakterleri ilk bölümden son bölüme kadar izlediğimizde aslında hiçbirini sandığınız kadar tanımadığınızı fark edersiniz. Dizide insana dair çok çarpıcı unsurlar göze çarpmaktadır. Zeka ve güç. En çok belirleyici unsur olarak bu ikisi gösterilmektedir. Peki ikisinin birleşimi insanlığı mı, insanlık olmadan bu ikisi hiçliği mi ifade eder? Kendimize biçtiğimiz tüm bu değerler, üstünlükler, yüzyıllardan beri süregelen ve konuştuğumuz dil dahil adına kültür, gelenek vb. dediğimiz tüm bu oluşumlar, kısacık bir tarihin kocaman birikimlerinden oluşur sadece. Peki bunları ortadan kaldırdığımızda insandan geriye ne kalır? İnsan dediğimiz şey kestirilemez bir varlıktır. Mevcut dünya düzeninde herkese bir rol verilmiştir ve herkes bu rolü layığıyla oynamak zorundadır; dışında kalanlar toplum tarafından hastalıklı olarak tanıtılır. Bilirsiniz; bunlar hep deli saçmalıklarıdır çünkü! Roller değişebilir: bugün bir at yarışında kazanacağını düşündüğünüz bir ata bahis oynayabilirsiniz. Fakat yarın o koşan atın kendiniz olamayacağını bilemezsiniz. İkisinin ana belirleyicisi paradır. Birisi paranın bir sonucu olan eğlenme ihtiyacı, diğeri ise parasızlığın bir sonucu olan çaresizliktir. Roller her an değişebilir. Sonraki hareketini kestiremediğiniz bir insan ya aşırı iyi rol yapıyordur ya da yapmaya çalışırken bunu beceremiyordur. Baskı altındaki bir insan ise rolden çok uzaktır: Özellikle ölümle burun burunayken... yani doğaldır, yani hayvanidir. Burada insan denen yaratık gitmiş yerine tamamen içgüdüleriyle hareket eden bir hayvan gelmiştir çünkü. Ve bu tüyler ürperticidir! Dizinin final bölümündeki büyük buluşmada son bir oyun oynanır. Oyun yine her zaman ki gibi bir insanın yaşamı üzerinedir. İnsan koşan bir attır yine. Fakat finalde dizinin bize vermek istediği mesaj, baştan beri verdiği mesajla uyuşmaz ve dolayısıyla kestirilemezdir yine. Yani hala umut vardır, demek istenmektedir. Hayatta bırakılan kişi insanlığından değil, bu niteliği yüzünden diğerini maruz bıraktığı duygulardan dolayı hayatta bırakılmıştı sonuçta. Yani kendisi için. İnsanın hoşuna giden melodiler, ardı sıra gelen melodilerin tahmin edilmesinden dolayı kaynaklanırmış: İnsana dair bir yapıtta ise insan, kestirilmeyeni sever. Bu da bunu sağlayan yapıtın kalitesini gösterir. 1 den 456 ya kadar her oyuncu birer hayattır. 1 den beklenen ile 456 dan beklenen finalde apayrıdır, yani kestirilemezdir. Sonuçta ne zeka, ne korkaklık ne zorbalık ne de cesaret kazanmıştır. Kazanan tek şey insanlıktır bu yapıtta. Yani tek bir nitelik yerine hepsinin birleşimi olan insanlık kazanmıştır. Çoğu insan burada mesajın ne olduğunu göremediğini ve asıl mesajın ne anlama geldiğini sormaktadır. Baştan sona bir mesaj niteliğinde olan bir yapıttan asıl mesajın ne olduğu anlaşılamamışsa, Survivor izlenmeye devam edilmelidir, zira söz konusu insanlar için ikisinin arasında pek bir fark görülmeyecektir zaten.
·
83 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.