Dışarıdan bakınca hayatındaki herşey yolunda görünmesine rağmen intihar girişiminde bulunan Veronika'nın hikayesi ile başlıyor kitabımız. İlk bakışta garip gelebiliyor insana. Herşeyi olan birisi neden intihar girişiminde bulunabilirki, diye sorası geliyor insanın. Ama kitabı okumaya devam ettikçe olayın iç yüzünün çok farklı olduğunu görüyoruz. Herşeye sahip olduğunu düşündüğümüz, Veronika'nın sahip olduğu herşeyin ailesinin, toplumun ve çevresinin ona dayattığı değerler olduğunu öğreniyoruz. Ailesinin ve çevresinin ona dayatmaya çalıştığı kalıp yargılardan dolayı kendi özünü keşfedememiş Veronika'nın iç dünyasını tanıdıkça hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını anlıyoruz. Dışarıdan bakınca Veronika çoğu şeye sahip gibi. Ama sahip olduğunu düşündüğümüz bu şeyler aslında Ailesinin ve çevresinin Veronika'ya dayattığı değer yargıları. Bu durumu günümüzde de çoğu zaman görüyoruz. Kendi ideal ve hayallerini çoçuğuna dayatmaya çalışan ebeveynler. Böyle yaparak çoçuğu için doğru olanı yaptığını düşünüyor ama bu şekilde çoçukların içindeki potansiyelli engelliyorlar. Çoçuğun bir birey olduğu gerçeğini göz ardı ederek çoçuğa, kendisinin gerçekleştirmek istediği hayalleri dayattarak iyilik yaptığını düşünüyor. Bu şekilde büyüyen çoçuk içinde bir yerlerde kendi olamamın verdiği eksiklik hissini taşıyor.Başkalarının dediği gibi davranmaya daha meyilli oluyor çünkü ailesi ona bu şekilde muamele ettiği için biriyle ilişki kurmanın ön koşulu olarak karşısındakinin beklentilerine uymayı benimsiyor. Böyle olunca da ne kadar mevki sahibi olursa olsun içinde kendi olamamın verdiği eksiklik hissi oluyor. Bunu Veronika'nın hikayesinde de açıkça görebiliyoruz. Veronika dışında kitaptaki diğer karakterlerin hikayelerine de bakınca çoğunun temelinde aynı şeyi görüyoruz. Toplumun ve ailelerinin dayattığı değer yargılarına uymak zorunda kalan kişiler. Bu kişilerin akıl hastanesine düşme sebebine bakınca da ailelerinin dayattığı değer yargılarının dışına çıkıp kendi değer yargılarını keşfetmeye başladıkları için damga yiyip akıl hastanesine düştüğünü görüyoruz. Bazı karakterlerin sırf kendi olabilmek, içinden geldiği şekilde davranmanın özgürlüğünü yaşamak için akıl hastanesinde gönüllü olarak kaldığını görüyoruz. Kitap, içinde bulunduğumuz toplumun bazı doğru bilinen yanlış değer yargılarını sorgulamaya itiyor insanı.Kitabı bitirdikten sonra kendi hayatımdaki bazı şeyleri tekrar gözden geçirdim. Bana farklı bakış açıları sağlayan bir kitap oldu. Dili de sade ve akıcıydı. Sevgiyle ve Kitapla Kalın

Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201578,7bin okunma

·

43 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ferhatt