"Birtakım şeyler kırılır, bazen kırılanlar onarılır, fakat çoğu durumda fark edersin ki kırılan ne olursa olsun hayat o kaybı telafi etmek için yeniden şekillenir, bazen muhteşem olur bu şekilleniş." *SPOİ Bu kitabı okumak için çok yanlış bir zamanı seçtiğimi biliyorum. Ama içinizden bir kitap şiddetli bir şekilde ismini duyurabiliyorsa bence kesinlikle okuma sırası gelmiştir. Benim içinde "Değersiz bir hayat" böyle oldu. Kitap üniversiteden tanışık alan 4 karakterimizin ileriki zamanlarını (işlerini ve şuanda yaşadığı durumları) anlatarak başladı. Yazarın dilini çok fazla sevemedim. Hatta hiç. Yazar çok fazla uzatmış ve çok detay vermiş. Okurken yer yer sıkılıyorum. Günde 100 sayfa okumak için kendimi zorlayacağım. Karakterlerden en çok Jude'yi sevdim. Neler yaşadığını çok merak ediyorum. Kendinden nefret eden melankolik bir durumu var Jude'nin. En küçük şeyde "Çok özür dilerim, lütfen beni affet" demesi hep içimi ürpertiyor ve neden bilmiyorum ( belki de çevremde özür dileyen çok fazla insan yok) bu davranışları bana çok naif geliyor. En sevdiğim karakter kendisi ve ister istemez kendime çok yakın buluyorum. ( Maalesef kitap bitiminde bu düşüncem bir tık değişti) Ve sevdiğim diğer bir karakter ise Williem. Çok ince birisi. Abisiyle ilişkisi çok hoşuma gitmişti ve Jude'ye nazik davranması çok hoş. Okurken eğlendiğim bir karakter oldu kendisi. Ve kitapta sevmediğim karakter ise kesinlikle JB. Bu kadar şımarık, akıl yoksunu, haylaz bir karakter daha yok. Aşırı düşüncesiz ve yaptığı şeyler çok rahatsızlık verici. Okurken bence sizde sevmeyeceksiniz. ( Maalesef kitap bitiminde bu düşüncem hala geçerli) S:265 Yazar kitabı uzatmak için kendini fazla zorlamış. Okurken bayıyor beni. Saçma sapan olaylar oluyor. JB bencilliği, Horald'ın ebeveyni olmak istemesi, Andy'nin bile yer yer tavırlarına sinir oluyorum. Şuan hüzünlü kısımlara geçmedik hatta güzel şeyler bile oluyor diyebilirimm. Jude'yi herkes çok seviyor-kendisi haricinde. Kendini kesme bağımlılığını güzel aktarmış yazar. Ve aşırı titiz-tabi bu da kendine olan nefretinden kaynaklı. Ara ara Jude'nin geçmişine iniyoruz-ki bunu istemem çünkü tam zevkine varmışken birden yeri boyamak gibi oluyor. Neler yaşadığını çok merak ediyorum. Özellikle sürekli bahsi geçen Luke biraderle olanları. Çok az tahmin edebiliyorum aslında ama umarım daha farklı şeylerde vardır. Bunu ilerleyen bölümlerde okuyacağız. Şuanlık çok fazla olaylar yok. Jude'nin - hatta hepsinin- yetişkinlik hallerini okuyoruz. Kitap bir süre sonra geçmişe sarıcak. Sadece bu anı bekliyorum. S:412 Kitap biraz daha akıcı hale geldi. Fakat zaman geçişleri halen rahatsız edici. Şuan Jude'ye dehşet sinir oluyorum. Harika bir işi var ve yanında cidden ona değer veren insanlar varken kendini kapatması çok ama çok saçma. Caleb'le olanları okurken sinirden delircektimmm. Onu soyması ve evine girmesi için yalvartma egosunu nereden buluyor anlamıyorum. Tekerleklekli sandalyeye oturmasına bile izin vermeyen biirisi. Jude'nin ona tahammül etmesi ve tepki vermemesi akıl işi değil. Sanırım kitap yavaş yavaş açılıyor gibi. Umarım bu kadar sinirlenmem diğer bölümlerde de. °°° Opss, sonunda bitti. Willem'i kaybetmek benim içinde çok üzücüydü çünkü okurken yaşadığım tek karakter oydu ve ağladığım ilk kısım o. Bu olaydan sonra da Jude'nin ben Willemsiz yaşayamam triplerini bir 50-60 sayfa okuyoruz zaten. Çok çok çok fazla duygu betimlemeleri var ve bazı kısımlarını atlamak zorundaydım kitabı bitirmek istiyorsam. Karakterin en ufak bir durumdan bile kendini sorgulamasi, suçlaması, kendine olan nefreti o kadar yoğun ki sizi ciddi anlamda bunaltabilir. Çok fazla olay örgüsü yok. Geçişler çok ani. Şimdi ki bir zamanı okuyunca Jude'nin yine içsel geçişlerinde boğuluyorduk ha bire. Sürekli düşünce okuyoruz sürekli. Kitap 350-400 sayfa ile de bitebilirdi ama yazar uzatmak istemiş. Jude'nin yaşadıkları çok ağır ama malesef çok fazla çocukluğunu yaşamadan biraz yüzeysel geçildiğini düşünüyorum. Tüm kitap boyunca ne oldu bu adam diye merak ediyorsunuz ve yazar size çok sonradan aktarıyor.. Beni en çok sarsan ikinci olayda Horald'ın son bölüm mektubuydu. Okurken aşırı duygulandım.. Kitap hakkında başka bir diyeceğim yok. Benim için bir tık hayal kırıklığı oldu.

Değersiz Bir HayatHanya Yanagihara · Doğan Kitap · 20222,784 okunma

·

1.935 görüntüleme

cagla busra

@itsmecagla ·

15 Ocak 2022 18:28

Kitabı şu an yarım bıraktım. 194.sayfada. Senin incelemeni görmüştüm ama spoiler yazdığı için okumamıştım. Şimdi okudum bıraktığım için. VE HİÇBİR ŞEY OLMUYORMUŞ İYİKİ BIRAKMIŞIM.

Ethnq

@Ethnq ·

16 Ocak 2022 18:37

Maalesef beni de etkileyen bir kitap olmadı.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ethnq