Gönderi

128 syf.
·
Not rated
·
Liked
James Lasdun, 2013 yılında, eski öğrencisi Afarin Majidi’yi kariyerini “mahveden” geniş kapsamlı bir “stalking” ile suçladığı Give Me Everything You Have’i kaleme alıyor. Hemen ardından Majidi de kendi hikâyesini anlattığı Writing and Madness in a Time of Terror’u kendi imkanları ile yayınlıyor. Atak ve karşı atak ile alevlenen bu yangın, Bir Faunun Öğleden Sonrası’nı doğru bir bağlamda incelemek için elzem bir atmosfer yaratıyor. Gerçek ile kurgunun, anı ile kurmacanın sınırlarının belirsizleştiği atmosferde Lasdun, Bir Faunun Öğleden Sonrası ile tartışmalı bir üst konsept-öte soru(n) yaratıyor: Kendi geçmişinin küllerini yeniden yakıp geçen bir “erkek yazar” #MeToo hikâyesi yazabilir mi? Bir gözümüzü gerçeğe sabitleyip okumaya devam ettiğimiz romanda Lasdun, bize gençliğinde cesur bir gazeteci olarak nam salmış alabildiğine “beyaz” ve ayrıcalıklı karakter Marco Rosedale’ın uzun yıllar önceki çalışma arkadaşı Julia Gault tarafından retrospektif olarak tecavüz ile "suçlanması"nın hikâyesini anlatıyor. Psikolojik gerilim olarak da nitelendirilebilecek bu hikayede Lasdun, anlatısını isimsiz ve “güvenilmez” bir anlatıcıya emanet ediyor. Mesafeli ve tarafsız olduğunu iddia ederek başladığı yolda ardı arkası gelmeyen çözümsüzlüklerle kendine olan inancını yitiren anlatıcı, bir anlamda romanın diğer -ve aslında asıl- kötüsü olarak şekillenmeye başlıyor. Ve kendinden çok emin şekilde dile getirdiği o sözü ile romanın -ve gerçekliğin- belkemiğini yaratıyor: Hakikatin açığa çıkarılması zor olabilir ama bu var olmadığı anlamına gelmez, kesinlikle bir inanç meselesi ya da Schrödinger’in kedisi değildir. Ve bu inançla ilerlediği yolda içsel sorgulamalar ve “görünüşte objektif” subjektiflikten başka sonuç elde edemeyerek o “eril emin” belkemiğini paramparça ediyor. Gerçeklik, bir grup konsensusu tarafından kabul edilmiş bir sosyal fenomen olarak karşımızda yükselirken “neyin olup olmadığı” meselesi, neredeyse mitik olarak nitelenebilecek bir içe bakıştan öteye gidemiyor. Mallarme’nin erkek erotizmini sembolize ettiği şiirinden, şiirden doğan Debussy senfonisinden ve ünlü Rus balet Nijinsky’nin unutulmaz performansından aldığı ismiyle Bir Faunun Öğleden Sonrası, devam eden vicdan muhasabeleri ve incelikli tarzı ile hakikat sonrası çağın orta yerinde Trump’tan yükselen turuncu kötü kokulara bulanmış bir “gerçeklik masalı” yaratarak bize gerçekliğin tekelinin imkansızlığını sorgulatıyor. Üzerinde çokça düşünülmesi gereken bir modern zamanlar miti.
Bir Faunun Öğleden Sonrası
Bir Faunun Öğleden SonrasıJames Lasdun · Yapı Kredi Yayınları · 202156 okunma
·
244 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.