Gönderi

Sen benim; Ne söylesem eksik kaldığım, söylemesem yandığım ahuzarım, Uğruna ölmekten geçip, yaşamayı seçtiğim canım ... Sen benim; fesleğen kokulu sabahlarım . . . Varlığını her zerremde hissettiğim sevdam! Ezelden tanıdığım, ebediyete taşıyamaya çalışacağım aşk halim . . . Yüreğim hep seni tanıyor gibi, nasıl da sahiplenmişri gözlerim seni, görür görmez . . . Dünyanın tüm denizleri gözlerine toplamış gibiydi . . . Öyle derin, öyle yeşil. . . Bir ömür kokusu fesleğen, gözleri deniz, varlığı huzur ... Yokluğu aşka yazılan gönül ezberim .. . Bazen umutsuzluk yokluyor yüreğimi . . . Herkes aşk derdi, kimse 'aşk derdini' söylemezdi . . . Ama öğrendim, Aşk neymiş . . . Dert neymiş . . . Gözümden gönlüme giden bir yolun keşfini yapınca ... Adım adım bir seyyah misali, Gönül yolculuğuna çıkanca ... Gözün gördüğünün ötesine gidince aşk başlıyor. .. Aşkı sormuşlar, Mevlana demiş; 'Ben ol da bil!' Gördüm, önce aklıma değdin . . . Sonra bir 'Ah!' eyledim! Hayrandım . . . Sonra yandım . . . Aşk neymiş, ben o zaman anladım . . . Talibim artık; Yanışa . . . Yanışıma ... Talibim ey yar, Vazgeçmek yakışmaz artık bana . . Ferhat ben bu dağı delemem deseydi, Ferhat olur muydu? .. Mecnun, Leylasını yana yana aramasaydı, Mecnun diye biri yoktu ... Evet, ben ne Ferhat'ım, ne Mecnun ama aşka talibim . . . Her zerrem yansa da, Gözüme kanlı yaşlar boyansa da vazgeçmek yok . . . Sözümüzü verdik bir kere, Aşkla gelene eyvallah dedik. Aşka da muhabete de eyvallah dedik ...
Sayfa 215Kitabı okudu
·
88 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.