Kitap baktığınızda birbirini tamamlayan ama her biri kendi içinde ele alınmış farklı kısımlardan oluşuyor. Bu kısımları kitabın içindekiler kısmında bulabilirsiniz. Kitapta verilen hikâyeler, anekdotlar, atasözleri, cümleler gerçekten ilgi çekici ve güzellerdi. Kitabın genel olarak dili sade ve anlaşılır. Ancak yer yer anlatımda tekrara düştüğü kısımlar var yazarın. Kitapta söylenenlerin çoğunu da zaten bildiğiniz kanaatindeyim. En azından benim için öyleydi, çoğunlukla bilmediğim yeni bir şey okumadım. Kitapta, bana yeni gelen, okuduğumda üzerine daha önce düşünmediğim iki fikir vardı: Birincisi kitapta şöyle diyor: “Uluslararası literatürde bir toplumun iletişimini anlamak istiyorsanız, trafiğe bakın şeklinde bir yaklaşım vardır. Toplumdaki insan ilişkileri, toplumsal uzlaşma ve çatışma noktaları doğrudan trafiğe yansıyor.” Ne kadar doğru bir bakış açısı değil mi? Toplum olarak o kadar az iletişim var ki aramızda. İnsanlar artık iletişimi sanki iletişimsizlik üzerine kurulu gibi. Var olan iletişimler ise genelde tansiyonu yüksek, gergin, soğuk. Tıpkı trafiğimiz gibi. Geçtiğimiz günlerde pandemi sonrası boşanma oranlarının arttığına dair bir haber okumuştum. Haber bu boşanma oranlarını ekonomide yaşanan çalkalanmanın aile üzerine vurduğu akislere değil, normalde sürekli işe giden eve döndüğünde de yemek yiyerek, televizyon izleyerek iki kelam etmeden uyunan pandemi öncesinin rutininden taşarak sürekli evde kalınan, iletişim kurma mecburiyetine girdiğimiz (!) günlere yoruyordu. Haklı mıydı? Tamamen haklı diyemesem de, haklılık payı büyük diye düşünüyorum. İkincisi ise, beşeri sermayeye yapılan yatırımın ne kadar az olduğu, toplumu ileri götürecek olanın asıl beşeri sermayeye yapılacak yatırım olduğunu söylemesi yazarın. Bu beşeri sermaye yatırımları fikri, çoğu dağınık düşüncenin bir anda düzene sokulması gibi. Eğitim kalitesinden tutun, daha demokratik bir topluma varıncaya kadar her şey bütünde beşeri sermayeye yapılacak fazla yatırım ile ilgili aslında. Sorun beşeri sermayenin kalitesini ve verimliliğini artırmak, yenilikçi yanını ortaya çıkarmak. Üzerinde düşünmek için çok güzel bir çatı kavram olabilir.

Susma SanatıErtuğrul Yaman · Akçağ Yayınları · 2012120 okunma

·

106 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

RJ