Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Gönderi
Bridgerton serisini netfilix dizisini izledikten aylar sonra okumaya başladım. Huyum ya biliyorum hemen bitireceğimi 2. Sezonu çıkmaya yakın okuyumda hemen diğer sezonları dört gözle beklememek amaçtı... Nerdee yine bi solukta bitirdik. Anthony'nin sezonunu dört gözle bekliyoruz. Okuyalı aylar oldu ama ben bu yorumu yeni yazıyorum. Üstüne tarihi romans diye adlandırılan bu türden başka romanlarıda, farklı yazarlarınkini özellikle okuduktan sonra yorum yazmak istedim.
Tarihi aşk romanları benlikmiş ben onu anladım. Balolar, kabarık elbiseler, en güzelinden valsler... Julia quinin üstüne bir çok yazar okudum üstelik yazarin diğer kitaplarinida hesaba kattım ama yinede bridgertonlarin yerini hiç birisi tutamadı benim için...
Farklı çünkü Bridgertonlar benim için özellikle o aile yaşantıları her kitapta 8 kardeşi teker teker ayrıntılarıyla derinlemesine inip kendi hikayelerini vermesi onlara sıra gelene kadar aralarda gözükmeleri, burnumda tüten tatlı aile atışmaları, iyi günde kötü günde yanında yer alan aile üyeleri vs vs. kitabın içinde ayriyeten bir yazar daha olması (Leydi Whistledown) ailenin değişmez üyeleri ve onlara katılan insanlar hepsini o kadar çok sevdim ki o ailenin değişmez bütününe daha da çok renk kattı her gelen kendinden bir şeyler kattı bu aileye. Bu tarihi aşk romanlarında hep Judithi överler birinci sıraya koyarlar ama ben o yazara hiç ısınamadım heleki en çok beğenilen kitabı bana cinnet geçirttirdi desem yeridir. O yüzden bende farklı yazarlarında tarihi aşk romanlarını okuyup bu yazıyı öyle yazmak istedim.
Balolarıyla olsun, Leydi Whistledown'un cemiyet gazetesi haberleri olsun o kadar güzeldi ki seri... Heleki Leydi Whistledown'u her okuduğumda kahkahalarım hiç kesilmedi 4 kitapta da, geri kalan kitaplarda gözüm çok aradı onu aradan bi can eksildi sanki çünkü Julia kitabının içinde bir yazar daha yaratmıştı kendinden çokça farklı bi yazar o yüzden çok sevdim Leydi Whistledown'u <3
Bu serinin birkaç kitabını birkaç defa okuduğum doğrudur özellikle Anthony'nin kitabını daha çok galiba çünkü en sevdiğim kitap bu oldu neden derseniz en mantıklı, olabilirliği yüksek tanışma hikayesi buydu çünkü bu sezonun gözdesi kızla evlenicem deyip kestirip atıp bir anda kardeşine aşık olmak, Aşktan korkup aşka tutulmak... Tanışma esnasında Colin'in azizliğine uğrayıp kandırılma tatlılıkları, Kate'in çokça bana benzemesi de buna etken oldu galiba :))
*Spoiler içerir*
Kate'in Hyde Park'ta cemiyetin zorunluluklarını umursamadan güneşten faydalanmak için şapkasını kaldırması, Kriket oyununda Kate ve Anthony'nin hırslı atışmaları, Bridgertonlara hemen ısınıp aileden biri gibi davranması, sonrasında Anthony'nin Kate'i gizli gizli gözetle(yeme)mesi Kate'in yürürken taşlara vurması, uzun boylu oluşu ve cemiyetteki evlilik çağındaki diğer kızlara benzemediği için ayrı tutulması özelliklede kardeşinin güzelliğinin yanında gölgede kalıp kimsenin onu farketmemesi, Aubrey Hall'e geldiğinde faytondan inme şekli... Aynı bana benzeyen küçük küçük nüansları vardı Kate'in o yüzden bu karakteri çok sevdim. :)
Ha iki karakterde de sevmediğim özellikler, huylar yok mu var. Ama kitabın geneli hoşuma gittiğinden Anthony'le Kate'in gıcık olduğum huylarına, hareketlerine değinmeyeceğim zaten yorum yapan çoğu kişi bunlara değinmiş.
Hikayede başkalarına saçma gelen kısımlar olabilir. Anthony'nin arı kabusu, Kate'in şimşek korkusu saçma bağlandı olabilir ama ben buna takılmıyorum çünkü her insanın hayatta böyle korkuları, kabusları olabilir. Önemli olan bunları sevdiğin insanlarla birlikte aşabilmek, kendi kendine yaşamak zorunda kalmamak. Yazarında buna güzel değindiğini düşünüyorum. Ben bu kısımlara çok takılmadım bu yüzden, sonuçta yazarın olay bağlantıları kurması lazım hep aynı hikâyelerde yazamaz değil mi, değişik olaylar ve olay örgüleri yaratmalı ki (korkuları bağlayıp çözümlemesinde saçma olan kısımlarıda olsa) iyide bağladığını düşünüyorum.
Anthony'i çoğu okuyanlar beğenmez ama ben Anthony'de sevdim. Sevmedim desem yalan olur. Ailesine verdiği değer, ailenin büyüğü olmanın sorumluluğu her kitapta zaten bu yolculuğunu görüyoruz. İlk kitapta Daphne'ye evlilik zamanındaki davranışıyla en küçük kardeşi Hycinth'e evlilik zamanındaki davranışı arasında dağlar kadar fark, değişim ve ilerleme var. Anthony'nin her kitapta biraz daha olgunlaşıp ailenin reisliğini çok iyi becerdiğine tanık oluyoruz. Kate'e olan aşkı ne kadar olmak istemesede aşık oluşu, Kate'in her halini izleyişi çok hoşuma gitti Kate'e değer vermesi evlendikten sonrada Kate'in ailesini kendi ailesinden ayırmaması bunlar güzel detaylar. Kitapta tek (bi kaç tane daha varda hatırlayamadım) sinir olduğum şey Kate'i rüyasında görüp o çirkin kadınla asla olmaz şöyle böyle vs. deyişleri hoşuma gitmedi. Evlerinde balo verildiğinde Kate masanın altına saklandığında Kate'in zambak kokulu parfümüne varana kadar tanı şiddetli bi derecede arzu duy ama o çirkinle asla evlenemem oldu paşam başka derdin. Öyle büyük konuşmıycan işte. Asla asla dediğin şey başına geliyor işte insanın. Ama Penolepeyi Cresida'nın aşağılamalarından kurtardığında Kate'inde dediği gibi o bir kahraman her insan hataya düşer seviyoruz Anthony'i ;) Anthony ne kadar züppe durursa dursun içinde sakladığı sevgi dolu koruyucu adamı seviyorum.
Kısacası okuyun bu romanı çünkü ben bu romanı çok sevdim. :) Sonrasında seriden beğendiklerimi sıralarsak Gregory, Colin, Benedict diye gider bu sıralama Bridgertonlarda kızlardan çok erkeklerin hikayesini beğendim. Heleki Gregory'nin o sinema filmi gibi başlayan kitabı çok iyiydi. Sanki gözümün önünde sinema filmi çekildi okurken o derece.
8 gün boyunca aralıksız bu romanları sabahlara kadar okumak çok güzeldi. 9. Kitabı Türkçe'ye çevrilir çevrilmez okumayı çok istiyorum. Çünkü diğer kitaplarda tamamlanmamış şeylerin o kitapta tamamlandığını öğrendim. Yine bridgertonlar gibi bir aile çıksada okusam. Normalde seri romanları sevmeyen ben bu aileye işte böyle tutuldum.
·
188 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.