Normalde kitap incelemelerine müzik eklemesi yapmıyorum; ama bu sefer kitabı yansıtan şu şarkıyı da dinlemenizi istedim: youtube.com/watch?v=fBG8RDA...
“Gerçek hayat, insanın doğru bulduklarını yapabildiği bir hayattır.”
Kitapta Selçuk Baran böyle bir tanım yapıyor. Açık bir şekilde yazmasa bile hayatı en az ikiye ayırdığı ve yaptığı ayrımlardan birinin, “gerçek hayat” olduğu ortada.
Gerçek hayat nedir? Hepimizin içinde bulunduğu, somut yaşantı hali diyebiliriz. Peki hepimizin ayrı ayrı içinde bulunduğu gerçek hayatla ilgili böylesine hüzünlü ve insanı karamsarlığa sürükleyen bir tanım yapılabilir mi?
Söz konusu tanımı yapan Selçuk Baran ise, evet yapılabilir. Onun hayatında uçuk kaçık hayallerin yeri yok. Anlaşılan o ki, çok fazla hayal kurmuş ve çok fazla hayal kırıklığı yaşamış. Yaşamış ki, “insanın doğru bulduklarını yapabildiği bir hayattır,” demiş gerçek hayata. Tanımın içerisine hayalleri, umutları, sevinçleri hiç koymamış bile…
Kitaba gelirsek, kitabın 100 sayfalık bir hüzün şöleni, yalnızlık senfonisi olduğunu söyleyebilirim. Her sayfada hüzün, yalnızlık ve umutsuzluk sizi karşılıyor.
"Tortu" ile ilgili yazılan kitap yorumlarını okuduğumda eserin birbiriyle bağlantılı 5 öyküden oluştuğu söylenmiş. Bu bilgi kesinlikle yanlış. Tortu isimli bu eser, 5 bölümden oluşan tek bir öyküyü bizlere sunuyor. Kitapta annesini ve babasını kaybetmiş iki kardeşin hayatı, tercihleri ve hüzünleri bize anlatılmış. Bu kardeşlerden özellikle Halim karakterinin kitabın ana karakteri olduğunu söyleyebiliriz. Yazarın konuyu işleyişi, kardeşlerin tercihlerini ve birbirleriyle olan ilişkilerini, hayatın kardeşlere neler sunup neler sunmadığını anlatışı kelimenin tam manasıyla muazzamdı...
Selçuk Baran ile çok geç tanıştım; ama bundan sonra azılı hayranlarından biri olabilirim. Şimdilik sadece şunu söylemekle yetiniyorum: Kesinlikle daha fazla okunmayı hak eden bir yazar.
"Elimizde kalanlar yaşadığımız günlerin bir tortusudur. Şu gün ne veriyor, bilmiyoruz. Yılllar sonra tortusunu tadınca bileceğiz."
TortuSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 20201,192 okunma
Bize yine yollar göründü desenize Avukat Bey.. (BKM'ye doğru) Sizin seçimlerinizden okuduğum her kitap muazzam lezzetliydi. Kitabın duygusunu şahane yansıtan incelemeniz için teşekkür ediyorum.. Ayrıca ara ara müzik eklemesi yapmalısınız 👌 Keyifli okumalarınız olsun 📚📚
Semih kalemine sağlık. Ben de bunu okuduktan sonra; "öykü denmiş ama kesinlikle öykü değil. Roman denebilir ama novella dersek daha yerinde olur." demiştim. Aynı fikirdeyiz. Ben de çok sevdim yazarı. Bozkır Çiçekleri'ni okurken nedendir bilinmez ama hep bir Sabahattin Ali tadı aldım. Bana onu anımsattı. Umarım daha çok okunur.