Gönderi

İsa'nın tanrı oğlu oluşu meselesi
Antikçağ'da çok tanrılı (pagan) dinlerin yaygın olduğu dünyada Tanrı Oğlu tabiri ilahî anlam çağrıştıran ve çok eski tarihlere kadar uzanan bir saygı ifadesidir. Kavramın derin bir saygı anlamı içermesinin en önemli sebebi, o zamanlar kraliyet unvanı olarak kabul edilmesidir. Örneğin eski Mısır'da M.Ö. 3000'li yıllardan itibaren firavunların "Isis'in Oğulları" şeklinde tanımlandıkları veya bunların en son olarak "Re'nin Oğulları" biçimindeki kraliyet unvanını kullandıkları bilinmektedir. II. Ramses adına dikilen bir anıtta, "Yukarı ve Aşağı Mısır'da Benim Tahtıma kral olman için seni Tanrı olarak vücuda getiren Ben, senin Babanım" yazmaktadır. Buna çok benzer bir anlayış eski Mezopotamya'da da karşımıza çıkmaktadır. Zira burada da krallar tanrıların veya tanrıçaların oğulları olarak kabul edilmektedir. Hatta bunların fiziksel anlamda tanrılardan doğan krallar olduklarına inanılmaktadır. Örneğin Kenanlılara ait bir destanda kraldan "El'in Oğlu" şeklinde söz edilmektedir. Eski Yunan kültüründe de tanrılar başka tanrıların çocukları olarak da tasvir edilmişlerdir. Örneğin Apollon ve Hermes, Zeus'un oğullarıdır. Benzer şekilde kahramanlar Tanrı Oğlu diye anılmışlardır. Söz gelimi tanrıça Thetis ve kahraman Peleus'un oğlu Akhilles'tir. İlahi olduğuna inanılan insanlar bazen tanrı olmuşlardır. Mesela Lukianos, Herakles'i "ilahî adam ve tanrı" diye tanımlamaktadır. Bunlar kimi zaman Tanrı Oğlu diye de adlandırılmışlardır. Nitekim bazı hekimler veya Tyanalı Apollinus gibi mucize sahibi kimi filozoflar bu unvanı taşımışlardır. Tanrı Oğlu unvanı Helen-Roma imparatorluk ideolojisinde de kimi zaman belirleyici fonksiyonlar üstlenmiştir. Örneğin eski Yunanistan'da kimi monarklar bu unvanı kullanmışlardır. Roma imparatoru Iulius Ceasar, divus Iulius'tur ("ilahî Iulius"). Onun evlatlığı Octavianus ise divi filius, yani "ilahın oğlu’dur. Sonuç olarak, Tanrı Oğlu şeklindeki bir kullanımın çok tanrılı inançların egemen olduğu eski Mısır, Yunanistan veya Mezopotamya gibi bölgelerde ya da genel olarak Antik Roma dünyasında zaten kullanılan bir tabir olduğu ve daha ziyade ilahî bir anlam taşıdığı anlaşılmaktadır. Çünkü tanrıların veya tanrıçaların oğulları bazen mitolojik boyut taşıyan ilahî varlıklar olarak görülmüşlerdir. Hükümdarlar veya seçkin statüye sahip bazı insanlar ise yine bu tabir üzerinden insanüstü ya da ilahî bir konuma yüceltilmişlerdir.
Sayfa 267Kitabı okudu
·
68 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.