#okudumbitti #İbrahimÇağlarSinan #KarstaBirSufiBabaKara #391sayfa #KasımAyı5ciKitap Öncelikle yazarımız sayın İbrahim Çağlar Sinan'a imzalı kitabını gönderdiği için teşekkür ediyorum. Kitaba başlamadan önce kafamda ne vardı da okumaya başlayınca bu kadar şaşırdım inanın bilmiyorum. Tek bir kitapta iki ayrı hayat okumak. Biri Kars'ta başlayıp, İstanbul'da mola verip Amekika'ya kadar uzanan acılarla yoğrulmuş bir yaşam, diğeri İstanbul'da başlayıp, tesadüf bu ya Kars'a kadar süren bir başka yaşam ve bu iki yaşamın kesişmesi. Neydi onların yolunun kesişmesine neden olan olaylar silsilesi? Kitabı okurken hangi kategoriye koyacağım konusunda epey kafam karıştı. Çünkü kitapta herşeyden bir parça bulmanız mümkün. İlk başladığınızda polisiye diyor, ilerledikçe ondan çok daha fazlası olduğunu anlıyorsunuz. Felsefe, tarih, psikoloji, sosyoloji, din, siyaset ve hatta kişisel gelişim. Tüm bunların bir arada harmanlanması ve merak duygusunu hep canlı tutması ilk kitap olduğu da düşünülecek olursa çok etkileyici diyebilirim. Kitapla ilgili yazım hatalarının olması sanırım yayınevi özelinde yapacağım bir eleştiri olacak. Çok rahatsız edici boyutta değil ama var. Kitabın devamı gelecek sanırım öyle bir finalle bitti ki kafamda bir çok soruyla kalakaldım. Eh bu da kitabın zaten en belirgin özelliği olsa gerek. Hep bir merak unsuru var. Rahatsız olmasam çok daha çabuk bitireceğim bir kitap aslında. Benim gibi meraklıysanız çabucak bitireceğiniz bir eser olacak. Kitabın kurgusu ile ilgili yapacağım ufak bir eleştiri olacak. Bundan sonrasında az biraz spoi olabilir. Şimdi Kenan'ın Amerika'dan İstanbul'a geliş hikayesindeki sivaslı. Buradaki hikaye oldukça havada kalmış bana göre. Şöyle ki Kenan hayatında ilk kez karşılaştığı bir insanla bu kadar çabuk bu samimiyeti kurup kalkıp onunla birlikte Sivas'a gideceğini söylemesi. Evet hikayemiz halen iyi insanlarında bu dünyada var olduğunun vurgusunu yapıyor sık sık. Ama zaten kitabın genelinde tesadüfler silsilesinde insanın kafasında bir çok soru işareti kalırken üstüne bu fazla gibi. Sen ne önerirdin diyecek olursanız nacizane şunu söyleyebilirim. Kenan ve annesinin İstanbulda yaşadığı dönemden tanıdığı birine rast gelmesi ve onunla kalkıp Sivasa gidecek olması daha inandırıcı olurdu gibi geliyor bana. Off çok ukalaca olmamıştır umarım ama ben hissettiğimi dile getirdim. İkinci kitabı sabırsızlıkla bekliyorum. Finalde yaşananlar neden yaşandı, bunu kim yaptı ehh artık yeni kitaba kadar merak et dur. Alacağın olsun sayın yazarım. Beklerizz biz de. Bu arada şunu eklemeden geçersem büyük haksızlık etmiş olurum kitaba ve yazarına. Kitabın son 10 sayfasında resimler var. Kars'ı gezip tarihini anlatırken numaralandırılmış bu resimlere bakmak inanılmaz keyifli idi. Tam 18 adet resim. O kadar güzel ki insanın bir Kars'a kadar gidesi geliyor. Bu arada resimlerdeki güzellik tarihi olmasından kaynaklı. Hani öyle gökdelenler, gösterişli mekanlar değil. Buram buram tarih kokan mekanlar. ️"Umut etmek, olaylar beklediğimiz şekilde gerçekleşirse güzeldir, aksi durumda büyük bir hayal kırıklığı yaratır. Hayal kırıklığı ise acıtır insanı" ️"Zorluklardan yılarak hayatı büsbütün bırakmak yerine onlardan çıkarılan dersleri doğru zamanda doğru yerde kullanmak insanı yaşam karşısında bir adım önde kılar" ️"Bazen iyilik olarak yaptığımız davranışlar aslında karşımızdakine yaptığımız en büyük kötülüktür" ️"Günümüz ticaretinde 'Erdeme' yer yoktur. Kurnaz olacaksın. Acımasız olacaksın. Gerekirse bütün iyi niyetlerinden sıyrılacaksın" ️"Cesurlar haksızlığa karşı bağırmadıkça korkaklar saklandıkları yerlerden çıkmazlar. Okulda, iş yerinde, toplu taşıma araçlarında hatta DEVLET YÖNETİMİNDE.." en sevdiğim alıntı. ️"Kendi içinde barışı sağlayamamış imsanlar dünyaya nasıl barışı getirecekti ki?" ️"Beni en çok üzenşey, şu güzelim Dünya'yı kendi ellerimizle cehenneme çevirmemizdir" ️"Patronluk ve müdürlük de neyin nesiydi? Herkes sorumluluğunu yerine getirdikten sonra şnsanların birbiri üzerinde hegemonya kurmasına gerek yoktu ki." ️"Neyin ahlak neyin erdem olduğunu o toplumun ekonomik ilişkileri belirler" ️"Ancak açlık dürtüsü artık bastırılamaz noktaya geldiğinde kişi ahlakını bir kenara bırakmak zorunda kalacaktır" Jean Veljean'a selam olsun ️"Başlangıçlar, sonunu getirdiğin zaman anlam kazanır"

Kars'ta Bir Sufi: Baba KaraKarabeyoğlu İbrahim Çağlar Sinan · Platanus Publishing · 202112 okunma

·

299 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.