Gönderi

224 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
YALOM SEVERLER BU KİTAPTA BULUŞUYOR.
Yalom gibi analitik geçmişli, varoluşçu bir psikoterapist olan Ferhat Jak İçöz bu kitabında gerçek tadında kurgusal terapi hikayelerine yer veriyor. Hem mesleki hem de kişisel nedenlerle yazarın ve kitaplarının yeri bende ayrı. Bu nedenle bu incelemede yazarla tanışma hikayeme de yer vermek istiyorum. Doğrudan kitap hakkında bilgi almak isteyenler bu paragrafı atlayabilir. 2019 yılında psikoloji bölümünü bitirdim ve lisans boyunca pek çok farklı ekolden teorik bilgi edinmiş olsam da hiç terapi almadığım için kendimi hep eksik hissediyordum. Nihayet bu sene nisan mayıs aylarında terapiye gitme fırsatım oldu ancak hem terapistin bağlı ol(ma)duğu ekol hem de mesleki ve etik yetersizliği nedeniyle terapi maceram çok büyük bir hayal kırıklığıyla sonlandı. Yıllardır okuduğum yabancı terapistlerin yazdığı etkileyici terapi hikayeleri, derslerde gördüğüm etkililiği kanıtlanmış teknikler, terapinin “mucizevi değişim” vaatlerinden beslenen beklentilerimin hiçbiri karşılanmamıştı. Bunun üzerine “Başka bir terapi mümkün mü?” sorusuyla çıktığım yolda tesadüfen Ferhat Jak İçöz’ün "Kendin Olmanın Dayanılmaz Hafifliği" podcastine denk geldim. Sonrasında İçöz’ün podcasti, aynı adlı kitabından yola çıkarak hazırladığını öğrendim ve podcastinden çok etkilendiğim için hemen kitabı da edindim. Böylece yazarın ilk kitabı olan "Kendin Olmanın Dayanılmaz Hafifliği" ile varoluşçu psikolojiyle ilk defa gerçek anlamda tanıştım. Diğer terapi ekollerinde hep aklıma yatmayan, eksik ya da fazla bir şeyler bulurken varoluşçu terapi tam da beklentilerimi karşılayan bir yere oturmuştu. Bu kitap ve sonrasında gelen okumalarımla varoluşçu psikolojiye olan ilgim arttıkça doğal olarak sık sık varoluşçu bir terapi seansı nasıl geçer sorusu aklıma düşüyordu. "Kendine Yabancı" da tam zamanında bu soruma cevap olarak yetişti. Terapi ilişkisi çok başka ve mahrem bir ilişki. Biraz da bu nedenle birçoğumuzda merak uyandırıyor. Bu merakı gidermenin en iyi yolu terapiden geçmek olsa da terapiye erişmenin mümkün olmadığı anlarda bu terapi öyküleri devreye giriyor. Birçok terapist aslında bu hikayeleri gerçek danışanlardan izin alarak ve kişisel bilgileri tanınmayacak şekilde değiştirerek aktarsa da Ferhat Jak İçöz kurguyu tercih etmiş, bu tercihini de kitabın son bölümünde gerekçelendirmiş ki bence hak vermemek elde değil. Kitapta 10 farklı danışana ait 10 farklı terapi seansı verilmiş. Danışanlara ait terapi sürecinin tamamını genel olarak yazmayıp tek seans üzerinden işlemesi, bir seansın nasıl geçtiğine, neler konuşulduğuna, nasıl sorular sorulduğuna ve bunların nasıl duygular ve cevaplar uyandırdığına dair net bir fikir veriyor. Terapistiniz sizi yargılamamalı bu bir kural ancak bu terapistin size dair yargıları olmayacağı anlamına gelmiyor. Terapisti ilahlaştırmak, insanüstü bir konuma yerleştirmek sık yapılan bir hata. Oysa aldığı eğitimler, terapiler, süpervizyonlar ya da edindiği deneyim terapistin keskin yanlarını törpülese de onun insan olduğu gerçeği değişmiyor. Yazarın da kitapta seans sırasında aklından geçenleri filtrelemeden aktarmasını çok önemli buluyorum. Terapi boyunca terapistte danışana dair yargılar; öfke, kıskançlık gibi olumsuz duygular belirebilir. Önemli olan terapistin bunlarla ne yaptığı. Yazar bu duyguları ve düşünceleri “paranteze aldığını” ve yeri geldikçe bunların neye hizmet ettiğini keşfettiğini kitap boyunca anlatıyor aslında. Kitap terapiye ilgi duyan herkese hitap ediyor. Çünkü kuramsal bir çerçevesi yok. Ama yine de terapist adayları için satır aralarında bile birçok ders barındırıyor bence. Zaten hem bu nedenle hem de özellikle bazı hikayelerin bende bıraktığı hisler, açtığı yeni düşünce ufukları nedeniyle benim için tam bir başucu kitabı. Yazarın dediği gibi kendine yabancılık insan olmanın bir parçası ve hiç geçmeyecek. Ama içinde bulunduğumuz her ilişki, okuduğumuz her kitap, başımıza gelen her olay üzerine biraz düşünüldüğünde veya terapi gibi bir süreçte işlendiğinde kendimizle farklı bir tanışıklık kurmamıza yardımcı oluyor. Bu kitapla birlikte ben de hiç alakam olmadığını düşündüğüm, öncesinde yakınlık duymadığım ama meğerse bende ikamet eden on farklı kişiyle daha tanışmış oldum ve içtenlikle diyebilirim ki "Tanıştığımıza memnun oldum."
Kendine Yabancı
Kendine YabancıFerhat Jak İçöz · Doğan Novus · 2021207 okunma
·
463 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.