Tolstoy'un gelecekte olacakları hissedercesine, 1. Dünya Savaşı öncesinde yazdığı bu kitap, dünya mutluluğunun tek yolunun gerçek Hristiyanlıktan beslenen sevgi olduğunu, şiddetin savaşların zarardan gayrı getirisi olmadığını dile getirir.
Kitabın dili işlediği konu hasebiyle ağır. Çünkü kitap bir din ve siyaset felsefesi eseri olarak da okunabilmektedir. Eser hristiyanlık üzerinden hristiyan dünyaya hitap etse de bizler de müslümanlar olarak islam dünyasına hitap edercesine okuyabiliriz rahatlıkla. Yaşanan ve anlatılan şeyler arasında hicbir fark yok.
Tolstoyun öykü ve romanlarında aradığınız tadın ötesinde bir yerde konumlanan bu eseri sadece konunun meraklılarına öneriyorum.