Gönderi

480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kitap ilk sayfalarından itibaren çarpmaya başlıyor. Güç sarhoşluğuyla zalimleşen bir yönetimin ne kadar ileri gidebileceğini göstererek başlıyor ve bu esnada, baş karakterin zihinsel yapısını ve savaşma motivasyonunu temellendiriyor. Kitap bu konuda oldukça dengeli. Dışarıdaki olaylara odaklanırken karakterin ruhsal tasvirlerini ihmal etmiyor yahut duygulara fazlaca takılı kalarak bize dış dünyayı unutturmuyor. Adım adım örülen devrimin her anına şahit, örümcek ağı titizliğindeki bir kurguya dahil oluyorsunuz. Ervin'in komutası altındaki halklar, gün be gün büyük özgürlük savaşına hazırlanıyorlar. Sayfalar elinizden düşmeyecek akıcılıktayken, değerli cümleler; savaş sanatına, kitle psikolojisi ve insan ruhuna dair tespitler; Türk mitolojisi de dahil olmak üzere çeşitli mitolojilere dair referanslar ve alıntılarla bezeniyor. Genel kültürünüzü artırıyor ve kitaptan çıkıp gerçek hayata döndüğünüzde kendinize bir şeyler katmış olarak buluyorsunuz. Bu tespitlerden en sevdiğim, kusursuz, pürüzsüz ütopya diye bir şeyin var olmayacağı. Aksine kitapta da dendiği gibi "kusursuzluk arayan sistemler, kusurun kendisi haline gelirler." Gerçekçi bir bilimkurgu eseri. Türk edebiyatına, bizim edebiyatımıza ait. Bunun kıymetini bilmek gerek. Böyle anlarda ana dilimin Türkçe olmasından mutluluk duyuyorum ve ileride bu kitabın başka dillere de çevirilerek tüm dünyada okunmasını istiyorum. Şimdi sıkı tutunun, spoiler'lı bölüme geçiyoruz. ---- spoiler ---- sürpriz bozan ---- Ervin'in önce dostlarına, sonra da Koza ve Laza'ya konuşma yaptığı sahneden sonra genel olarak duygular çok yüksekti. Cengiz ve Başkan'ın ölüm sahnelerinde büyük bir haz duydum. Onlara layık bir sondu. İşkence etmeye bile değmez yaratıklar. İtiraf edeyim Kuzey'in ölmesinden çok korktum. Kaner, Ervin'i tehdit edince dedim ki kesin bunlar ya Kuzey'i öldürecek ya yakalayıp işkence edecek ya da bir şekilde beynini yıkayacaklar. Bu korkum muzaffer son kesinleşene kadar devam etti. Kitabın sonuna dek, Ender'in bir yerlerden çıkıp gelmesini bekledim. Ütopik olması, mantıksız olması umurumda bile olmazdı. Geldi de... Ervin'le birlikte gözyaşlarımızı akıtarak. Ancak ütopik yahut mantıksız değildi. Tam olarak olması gerektiği gibiydi. Fedakâr, kişiliğine uygun bir hayat yaşamış. Okuduğum tüm kitaplar arasında etkileyici yan karakter hikayelerinden biri.
Devrim 2417
Devrim 2417Sinem Ataklı · Epsilon Yayınevi · 2021169 okunma
·
190 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.