Gönderi

Beyaban
Kalk gidelim yağmur ormanına Sözüme böyle başlıyorum bugün Kayar aheste aheste burnundan, kaşından, gözünden Sen kim misin? Çölümde serap var ve anlımdan sinsi sinsi dökülen Ve ben kim miyim? Kafayı afiyetle yemiş bir Mecnun Kalk gidelim huzur bulacağımız yağmurlara Gönlümde hazır... Şair demiş demiş boşa söylemiş Dervişlik gömleği toza bulanmış Dergâh açmışlar çölün ortasına Varsa aklın gel uy yordama O sinsi ter anlımdan akar ateş pahasına Şu kurban olduğumun güneşi Ayaklarımı gıdıklayan haysiyetsiz kumsal Dinlemişim dinlemişim bomboş dinlemişim Hafızamın yerle bir oluşu Leyla hazretleri Kıvran gökyüzünden düşen yıldızlara Gece henüz yeni ölmüş Bedî âleme hükmediyor hele bak buraya Söyle sözün, sohbetin pahasını rızalım Bağlamasına yağmur damlamış âşığın Kederine çöl vurmuş garibin Bir garipliği var çökmüş gözlerin Burnumu acıtıyor huzur Kıvran sol taraflara tatlı telâşlı... Ekbâya şahit ol, o her yerde Kaybolmuşluğun sebebinde Ne Leyla varıp gelir ne Züleyhaya mazhar oldu gözler Kalbinin dağını del Ferhat Sükût buyur konuşmanın en edeplisiyle Bana okkalı bir deli yumruğu vursunlar Aklı kaybetmek var âşkın çöl sıcağında Göğsüme acı acı akar ter Bu sebebiyetin koyu mahşeri... AYKUT BARIŞ ÇELİK
23 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.