Bazı hesaplaşmalar vardır. Yüreğinde dalgalara mahsur kelimelerini serpiştirmek istersin kum tanelerinin üzerine şeffaf bir su gibi. Dalgalar berrak bir şekilde gelirken kum tanelerinin üzerine, ayağın çakıl taşlarına takılır. Ufak sıyrıklar alırısın, gözüne kocaman bir kanama gibi gözükür. Sahil boyu yürüyüşlerin olur, kum taneleri ayaklarına prangalar oluştursada, çakıl taşları hep bir çelme gibi dolaşır bacaklarına. Yolu temizlemek, kum tanelerini dalgalara bırakmak, çakış taşlarını benimsemek istersin. Bir yoldaş gerekir buna. Bu kitap yıllardır takıldığım çakıl taşlarını, kum tanelerini hatta kum fırtınasını dinginleştirip bembeyaz gelen dalgalara bıraktı.
Kitaba başlarken sayfamı kapatmak zorunda kaldım. Ardından kendimle cebelleşmenin sınırlarına varacağım dedim. Kitap bana başlangıç oldu. Ardından okuduğum kitaplar bana eşlik etti beyaz dalgalar üzerinde… Ruknettinle tanıştım. Yıllardır dinlediğim şiir, bana bu kitaptan sonra çok şeyler fısıldadı.
“ bunlar derin mevzular “ diyenler oldu. Oysa Okyanusu selamlayamayan yürek, bir kaşık suda boğulmaz mı?
Kitabı tavsiye eden arkadaşıma çok teşekkür ediyorum. Tekrar okunması gereken kitaplar arasında yerini aldı bu kitap.