Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

85 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
YouTube kitap kanalımda bu kitabın da içinde bulunduğu kitaplık turu videomu izleyebilirsiniz: ytbe.one/yf0me602lnY Her ne kadar Tuna'nın Türküsü kadar derin bir kurgusu olmasa da Bir Gün adlı romanı da çok sevdim ben. Bunda İzmitli olmamın büyük etkisi var tabii ki. Bahsetmek istediğim şeylerden biri; mimarinin yaşanmışlıkları ve deneyimleri içine çekmesi. 170. sayfada dendiği gibi "Bu merdivenler ne hatıralar taşıyor kim bilir?" gibisinden düşünceleri ben de çok fazlasıyla düşünürüm. Hele ki tarihi eserlerde bu düşüncelerim katlanarak artar. Yapıların ve mekanların anılarla dolu olduğunu, geleceğimizin her an geçmişe döndüğü şu yaşamımızda şimdiki anımızı tutamadığımızdan dolayı elimizde olanın sadece yaşanmışlıklar ve deneyim olduğunu hepimiz biliyoruz. Mekanlar, insanları yaşatmak için varlar. Yavuz'un Tuğçe için yaşadıkları, aşklarının öncesinde, sırasında ve sonrasında mekanları onun suretiyle hatırlaması, mekanların tek başına anlamları olmasa bile onları onla anlamlandırması benim de zamanında yaşamış olduğum bir olaydı. Bunda sonra biraz spoiler var kitabı okumayı düşünenler yorumun bundan sonrasını okumasalar daha iyi olur. Esas sürpriz İzmitli olduğumdan ötürü '99 depremine yer verilmesi olmuş. Aslında tarihler romanın başından beri 99 fakat ben deprem lafı açılınca olayın idrakına vardım. Kitapta da geçtiği gibi sadece vücüdun ve kemiklerin değil hislerin kırıldığı "Bir Gün"dü o gün. Aslında hayatta hepimizin kendine göre "Bir Gün"ü var. Belki de her gününü bir günmüş gibi dolucasına yaşayanlar da vardır mutlaka. Fakat o deprem günü öyle bir gündü ki hangi İzmitli'ye sorsanız dün gibi hatırlar. Ailemizde bir zaiyat yoktu fakat evimizde oluşan çatlakları hatırlıyorum. Sanki maddi değil de manevi bir çatlakmışçasına. Çünkü hayatında ilk kez depremle karşılaşıyorsun. 5 yaşındasın ve tanımlayamayacağın bir olay oluyor etrafında. O gün evden çıkıyorsun ve küçük bir ışıldak ışığıyla birlikte uzak bir yerde ailenle beraber bir arabada uyuyor buluyorsun kendini. O bir gün, zaiyatı olanlar için her gün oldu. Hayatlarında hep o bir günü hatırlıyorlardır mutlaka. Bizim bir kaybımız yoktu Allah'a şükür fakat olanların hislerinin kırıklarını kesinlikle çok iyi anlıyorum bir İzmitli olarak. Onlar ve Yavuz kadar olmasa da anlamaya çabalıyorum. Bir Gün romanını sevenler Tuna'nın Türküsü'ne bayılacaktır, çünkü Bir Gün alt küme gibi kalıyor. Bu kitapta kullanılan bazı cümleler diğer kitapta da kullanılmış fakat dediğim gibi kurgu ve karakterlerin psikolojik dünyaları Tuna'nın Türküsü'nde çok daha geniş yer kaplamış. "Bir Gün"le beni tanıştıran sayın Mehmet Yılmaz Bey'e teşekkürlerimi sunuyorum.
Bir Gün
Bir GünMehmet Yılmaz · Roza Yayınevi · 201259 okunma
··
327 görüntüleme
Mehmet Y. okurunun profil resmi
Bir Gün benim gençlik yıllarımda yazdığım bir uzun hikaye idi. Yapmak istediğim birkaç şey vardı. Biri muhafazakar kodları olan bir aşkı anlatmak, diğeri Samsun'da geçen bir hikaye kurgulamak ve üçüncüsü ise sonu ile ilgili ipucu olmasın diye yazmıyorum ama toplumsal bir durumu unutturmamak. Böylesi iyi niyetli çabaların sonucudur. İzmit'le ve o mevzularla hiç ilgim yok, tanıdığım kimse de yok ama sonuçta sanatçı -ki öyle miyim bilmiyorum- derdi olan insandır. Değerli yorumunuz için teşekkür ederim. İlk eserler otobiyografik çizgiler taşır her zaman. Bir Gün'de de böyle oldu tabii...
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Amacınıza gayet ulaşmışsınız bence. :) İzmit ile ilgisi olması da benim şansıma oldu o zaman. Okuma zevkime de katkısı oldu hem, ne mutlu bize. Ben de teşekkür ederim tekrardan. Çok iyi olmuş çok da güzel olmuş, başka kitaplarınızı bekliyoruz inşaAllah. :)
Selman Ç. okurunun profil resmi
Oğuz aynı duyguyu yaşamışız. Okurken hiç aklıma gelmemişti. İzmit geçiyordu ama hiç düşünmemiştim o olayı. Orayı görünce direk kalakaldım.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.