Gönderi

288 syf.
10/10 puan verdi
Hâmuş ..
"Aşk ,bir elif miktarı sevilmek için gelen her çileye kimi zaman darağacında, kimi vakit kör bıçaklar arasinda bir vav gibi hâmuş olabilmektir ." Seneler önce üniversitenin kitap satış bölümünde bir elimde din felsefesine ait kabarık eserler diğer elimde küsuratı tamamlamak adına aldığım bu kitap içimden şöyle dedigimi hatırlıyorum: ' Tehafutu'l Felasife'den çıkıp sen buralara nasıl geldin. Aşkmış ,gözyaşıymış Gazali bilse filozofların peşini bırakır oturur seni eleştirir. Vize - final haftası aman diyim okuma kızım şunları ' ve bu kitap bir bahaneyle senelerce benimle birlikte ordan oraya sürüklendi ama hiç okunmadı . Yeni karton kutulara oradan yeni kitaplıklara .. Tasavvufla ilgilendiğim bir dönemde dahi bu kitabı alıp okumuslugum yok üstelik serinin 4. kitabı .Uğurlu sayım bile değilken nasibime bu düşmüş. Aşk, suskunluğun sayhası ,ayrılığın ilk adımı ölümün en yegane müsebbibidir diyebilir miyiz ? Desek yeterli olur mu ? Olmaz. Çünkü susarken mananın en derin kuyusuna ipsiz inmek, ayrılıkta kavuşmayı anlamlı kılan o tatlı acıyı yudumlamak , ölümü bir son, bir bitiş değil cânana candan bir başlangıç olarak görmek bir kaç devrik cümleyle anlatılmaz. Yetmez. Hâmuş : Suskun demek . Yani kelimenin en zirve noktası alfabesiz olmak demek. Bunca kalabalığın , gürültünün arasında buna talip olabilene ne mutlu . Mevlana, Şemsin hâmuşu .. Şems, Mevlana'nın mana kuyusu. Her şeyi kendisinde bulabileceğin bir hiç .. bir dost . Şu zamanda ne mümkün . Hallac- i Mansur ; Ölümü öpen bir derviş . İnsan sevdiğini öper canına sevecen geleni öyle değil mi?.. Ene' l Hak ( Ben Hakkım) diye bağıran bu dervişe: 'Dilini tut be Allah'ın garibi!' dediklerinde 340. kırbaç darbesine rağmen o yine gülümseyerek 'Allah' diyor . Allah'ın garibine bu ne büyük iltifat . Dünyevi zenginlige müptela, köle olan, bu özgürlüğü anlayabilir mi? .. Aşk ikiliği sevmez elbet . Onun menzili bir ve tek olmaktir .O'nda var olmak ve yok olmak dünyaya onun gözünden bakabilmektir. Benlikten sıyrılıp sadece O olmaktır. Ancak o zaman Hallac olursun.Tıpkı Mecnun'un çöllere Leyla için düşüp Leyla'yi unuttuğu gibi. Hallac da bunun için Ene'l Hak diyordu zira . Lakin onu anlamadilar . Kitabın içinde Mevlana'nın dilinden Şems'in gözünden Hallac'in yüreğinden Aşk'a atıf yapan size abartı gelebilecek bir sürü cümle yakarış ve ahval bulabilirsiniz lakin okurken kendi gözunuzle bakmayın onların gözünden anlamaya çalışın orman kanunlarıyla yaşama tutunmaya çalışan kalbinizden biraz olsun sıyrılıp hakiki bir muhabbetle empati kurun. O zaman bütün sayfaları benim gibi alıntılamak isteyeceksiniz. Eserin içinde sufilerin pek hoşlandığı ' kıssadan hisse ' dediğimiz sohbetler için oluşturulmuş meclisler kurulu . Siz de bu meclislerin icinde bir yerde zerre bir yer tutup dinleyin o incilenmiş , tütsülenmiş mis kokulu dersleri, dahil olmaya çalışın. Hallac-i Mansur'un işkencelerle öldürülmesi Mevlana'nın en büyük sevinci, gün aydınlığı olan Şems'i yitirmesi.. okurken beni ziyadesiyle üzdü . Yıllar sonra da olsa bu eser bendeki derin suların kıyısina götürdü beni, yıkadı. Belki sizi de götürür. Dünyanın kirinden ,dumanından, sözünden uzaklaştırır da biraz olsun susarsınız .Hâmuş olursunuz. Ha : Hallac Mim: Mevlana Sin: Şems Hâmuştu onlar ..
Aşkın Gözyaşları 4 -  Hamuş
Aşkın Gözyaşları 4 -  HamuşSinan Yağmur · Karatay Akademi · 20132,560 okunma
·
293 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.