Gönderi

637 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 5 days
Adın ne? İnsan. Kaç yaşındasın ? Saymadım diyorum, sayamam da. Çünkü ben her zaman vardım, her zaman da olacağım. Anan baban kim? Benim Tanrı 'dan ve yeryüzünden başka anam da yok babam da. ( syf.607 ) İnanç çok ama ruh bir tanedir, sende de , bende de, onda da. ( syf. 601 ) Fakat insanlar , büyük ve yetişkin insanlar ruhlarına her ne kadar ıstırapta verse kendilerini ve birbirlerini aldatmaktan vazgeçmiyorlardı. Tüm canlıların iyiliği için yaratılmış olan dünyanın güzelliğini , barış , dirlik, düzenlik ve sevgi çağrıları yapan bir güzelligi değil , birbirlerine üstün gelmek için kendi uydurdukları şeyleri kutsal ve önemli saydıkları içindi bunca aldatmaca.Bu kutsallardan biri de 28 Nisan sabahında hapishanede tutuklu bulunan ikisi kadın biri erkek üç sanığın yargılanmaları için bir gün önce alınan bir karardı. Sanıklardan Maslova(Katyuşa) duruşma salonunda bir taciri zehirleyerek öldürmekten ve yüklü miktarda parasına el koymaktan yargılanıyordu. Kendini savunma hakki verildiginde zaten hayat kadını olduğu için para uğruna her şeyi yapmayı göze alacağı, kendini ne kadar müdafa etse de jüri üyelerinin gözünde sucsuzlugunun ispatının imkansız olduğunu düşünmesi ve savunmasında da bu ifadelere yer vermesi davayı kaybetmesi için yeterli sebep olarak görülüyordu jüri üyeleri tarafından. Duruşma salonunda jüri üyeleri arasında vakti evvelinde ( bundan 10 yıl önce 19 yaşında iken ) Maslova'yi iğfal eden asilzade Nehlüdov da bulunuyordu.ddMaslovanin savunmasi jüri üyelerinden Nehlüdov u ağlaaglatmasi akıllara şu soruyu getirir. Büyük bir ihtimalle suçsuz olduğu halde suçlu koltuğunda bulunan zamaninda sevmiş olduğu bir kadının durumuna mi ağlıyor yoksa evvel ahirde onu bu yola (fahişelik ) iten ilk kişi olması ve onu iğfal etmesi hasebiyle yaptığı rezilligin bütün mahkeme üyelerince öğrenilmesi mi onu atlatıyordu Sevdigin bir insanın uzun zamandır görmediğin yüzü ilk önce geçen zaman içinde meydana gelmiş dış değişik liklerde seni etkiledikten sonra yavaş yavaş yıllar önceki hâlini alir, ve bütün değişiklikler silinip Karşına yalnızca olağanüstü benzersiz bir ruhsal kişiliğin en önemli ıfadesi çıkar. Nehludovun içinde olan işe tam olarak buydu.Onun on yıl boyunca hiçbir yerde karsilasmadigi ve burada bir san ık sandalyesinde görmesi inanılır gibi değildi Ne şaşırtıcı bir rastlantiydi onun için Sadece bir rastlantı, çünkü karşısında duran şeyin kendi eseri olduğuna inanmak istemiyordu. Nehludov için odalara pisleyen ve sahibi tarafından enselenip burnu yaptığı pisliğe sokulması gereken bir köpeğin temsilî durumudur. Belki de bu tesadüfi durusma ona issiz güçsüz uçarı kendini begenmis yaşantısının acımasızlığını adiligini (ruhunun her kosesine sinmis ) bu saklı perde artık aralanıyor ve alçakça saklandığı perdenin arkasina arada bir göz atma fırsatı veriyordu (syf. 109) .Nehludovun iç dünyasında bütün bunlar olup biterken saniklar tek tek savunmalarını yapmıştır. Karar jüri üyelerinin toplanmasıyla verilir. Ve mahkeme Maslovanin 4 yıl kürek cezasına carptirilmasiyla sonuçlanır. Bütün üyeler onun suçsuz olduğunu savunurken böyle bir karar çıkmıştır. Maslova kürek cezasina carptirilip ceza evine goturulunce de Nehlüdov peşini bırakmaz Onu bu durumdan kurtarmak için kararı temyize götürür Cezaevine giderek Katyusadan özür diler ve kendini affettirmek için her şeyi yapacağını söyler Katyuşa işe herşey icin artık çok geç kalındığını neden gecmiste onu iğfal ederken Tanrıyı aklına getirmedigini, bu dünyada onu yeterince kullandığını öbür dünyada da yine kendisini kullanarak kendi şahsını Tanrı huzurunda aklamanın peşinde olduğunu söyler Bir soylu prensin elini bir kürek mahkumunun, elini kirletmeye lüzum olmadığını geçmiş zamanda kendisine biçtiği fiyatın ( onu iğfal ettikten sonra bulunduğu şehri terk ederken Katyuşa'nin eline tutuşturduğu yüz ruble) yüz rublecik tutuşturarak işte senin fiyatin diyerek arkasına bakmadan çekip gittigine sitem eder 。 Nehlüdov 'ün gitmesinden 5 ay sonra hamile olduğunu ancak fark eder. ve Nehlüdov un halalari tarafından artık bir işe yaramayacagi gerekcesiyle evden kovulur. Bu kovulma onun kötü yola düşme serüveninin başlangıcı olur Temizliğe gittiği evlerin erkekleri tarafından bir türlü rahat bırakılmadığı ve parasını da alamadığı için hayat kadını olur.Butun bunlar olup bitmistir ama geride kocaman bir enkaz birakmistir. Nehludov Katyusa nin yargılandığı davanın peşini bırakmaz ve ve bir avukat tutarak davayı senatoya sunar Senato üyeleri de davanin temyiz gerekçelerinin tümünün temelsiz oldugunu ve sonucun degismeden kalması gerektiğini kısa açık ve doğru bir şekilde ifade eder. Bir fahişe için koparılan bunca gürültünün ünlü bir avukat Fanarin tarafindan savunulması ve Nehlüdov gibi bir soylunun da bu davayla yakından ilgilenmesi iğrenç bir durum olarak algilaninca dilekce reddedilir. Cezaevinde kalan Katyuşa dışındaki diğer mahkumlar da izinsiz içki sattığı için ceza yiyen, hırsızlık yaptığı için cezalandırılan, serserilikten ceza yiyen, yangın cikarmakla suçlanan kundakçı, ortadoks kurallarını çiğnedikleri için cezalandırılan tarikatcilar özünde adaleti çiğnedikleri için değil sadece ve sadece memurlara ve zenginlerin halktan topladıkları zenginliğe mâni oldukları için yakalanıp hapse atılmışlar ya da sürgüne gonderilmislerdi. Nehlüdov Katyusanin pesinden hapishaneye kadar gittiği için mahkumlar hakkinda epey bilgi sahibi olmuştu ve çoğunluğun haksız yere yattığını biliyor sadece Katyusa için değil diğer mahkûmlar için de elinden geleni yapiyordu. Katyuşa için senatodan da red gelince son çare olarak çara mektup yazar, ve bu süre içinde diğer mahkumların durumlarının iyileştirilmesi için elinden geleni yapar. Kürek mahkumlarının Sibiryaya taşınma durumu ortaya çıkınca Nehlüdov toprağını işçilere verme kararı alır. Onun bu kararı almasındaki en önemli etkeni kendisi şöyle açıklar.: " Halk ölüyor, kendı ölümüne çoktan alışmış. Çocukların ölümü, kadınların güçlerinin üstünde çalışmaları, herkes için özellikle de yaşlılar için açlık gibi ölümle sonuçlanacak yaşam biçimleri oluşmuş halk arasında. Ve halk bu duruma öyle yavaş yavaş gelmiş ki ,durumunun korkunçluğunu kendisi de gormuyor ve bundan yakınmıyor. Bu yüzden biz de bu durumu doğal sayıyoruz, böyle olması gerektiğini düşünüyoruz. Halkın çektiği yoksulluğun başlıca nedeni halkın da bildiği ve her zaman söylediği gibi karnını doyurabilecegi biricik şey olan toprağın, toprak sahibi zenginler tarafından halkın elinden alinmis olmasiydi. Son derece açık bir şey daha vardı.: Çocuklar ve yaşlı ınsanlar süt icemedikleri için ölüyorlardı. süt yoktu. Çünkü hayvanları otlatacak, ekip bicecek kuru ot elde edecek toprak yoktu. Son derece açık olan bir şey daha vardı o da halkın yoksullugunun ya da en azından bu yoksulluğun en önemli ve en yakın nedeninin onu besleyen toprağın onun ellerinde degil, toprak üzerindeki bu haklarını kullanarak halkın emeğiyle yaşamakta olan insanların ellerinde bulunmasıydı. Yokluğu hâlinde insanların ölümüne yol açacak kadar gerekli olan topraksa elde edilen buğdayın yurt dışına satılması amacıyla ve toprak sahiplerinin kendilerine şapka, baston, araba, bronz heykel gibi şeyleri alabilmeleri için aşırı derecede yoksullastirilmis bu insanlar tarafından işleniyordu. tıpkı bir çitin içine hapsedilen ve ayaklarının altındaki bütün otları yiyip bitirdikten sonra atların zayıflayacağı, onlara yiyecek ot bulabilecekleri baska bir topraktan yararlanma olanağı verilmedikçe , ne kadar ölecekleri açıksa da artık bu durum da ona öyle açık geliyordu. Bu korkunç birşeydi.., asla böyle olamazdı ve böyle olmamalıydı. Olmaması için bir çare bulmak gerekiyordu. ya da en azından buna katılmamak gerekiyordu. Çare için bilimsel topluluklarda, gazetelerde halkın yoksuluk nedenlerini ve kalkındırma yollarını konuşmak gerekiyordu. Toprak mülkiyet konusu olamazdı, tıpkı şu gibi , hava gibi, güneş gibi, alım ve satım söz konusu olamazdı Herkes toprak üzerinde ve toprağın insana sağladığı şeyler üzerinde eşit haklara sahiptir.. Bütün bu düşüncelere dayanarak kendi topraklarını para karşılığında köylülere kiraya verecek ve bu para köylülerin parası olarak kabul edilecek ve onlarda bu parayla vergilerini ödemek, ortak toplumsal işler için kullanacaklardi. Yasadıgı cağın düzeni içinde ona en yakın şeyin kendisinin toprak mülkiyeti hakkını kullanmaktan vazgecmesiydi. " Nehludovun zihnini kurcalayan ikinci şeyse Özgür kalanlara kıyasla hicbir zaman daha fazla suçu bulunmayan ya da toplum için tehlikeli olmayan insanların aylarca belki de yıllarca tam bir tembellik içinde geçimi sağlanarak, doğadan, ailesinden, çalışmaktan uzak, yani insanin tüm manevî ve doğal yaşam koşullarından uzak zindanlara, menzil binalarına hapsedilmeleriydi. Bu ugurdaki en büyük mücadelesi Maslova içindi. Son çare olarak çara yazdığı af mektubu olumlu sonuçlanarak Maslovanin 4 yıllık kürek mahkumiyeti sona erer ve özgürlüğüne kavuşur. En büyük ümidimiz her türlü hakarete, zincire vurulmaya, kafasının tıraş edilmesine, rezil bir giysiyle dolaşmaya insanların zorunlu kilinmamamasi, zayıf ve güçsüz insanların da iyi bir yaşam sürmeleri için gereken bütün adımların atılmasını ve uygulanmasını sağlamaktır. Masum insanlarin haksız yere hüküm giymiş insanların adaletin olmadığı güçsüzün yok sayıldığı, ezildiği bir toplumda hücrelerde yatan gerçek ahlaksız, katil, kötü ve zorbalarla bir arada aynı ortamda bulunmaları henüz ahlakı bozulmamış ınsanlar üzerinde mayanın hamura yaptığı etkiyi yapacak olması ve bunun yetkililerce görmezden gelinmesidir. Nehlüdov un hapishane ve menzillerde yapılanlardan çıkardığı anlam buydu. Olabildiğince insan en iyi en doğru yöntemle nasıl daha da ahlaksizlastirlir sorusunun cevabiydi.
Diriliş
DirilişLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117.5k okunma
·
310 views
Elif okurunun profil resmi
Detaylı güzel bir yorum olmuş, Tolstoy un en sevdiğim üç kitabından biriydi.
Nevin Durmaz okurunun profil resmi
Üzerine yazılacak ,konuşulacak o kadar çok şey vardı ki ,ancak bu kadar çıkarabildim notlarımdan.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.