Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İSLAM HUKUKUNDA İCTİHAD Hayrettin Karaman -Müellif:Nasların bulunduğu yerde yapılan ictihad;onları anlamak,tercih ve tatbik etmek için yapılmıştır.İctihad iki farklı sahada cereyan etmiştir.1-Nasların bulunmadığı yerlerde kıyas,istihsan,maslahat,istishab v.b yollar ile 2-Nasların bulunduğu yerlerde onları anlamak,sözlerin maksud ve medlullerini tâyin etmek usûl ve yolları ile. -Müellif:Ûsul âlimlerinin büyük bir kısmı,nasların tümünü ve tatbikatı göz önüne alarak bu ihâtâ ve beyânın(Kur'ân'ın her şeyi açıklamasının)dâima ismen ve lafzen olmayacağını,naslardan çeşitli istidlal yolları ile çıkarılan hükümlerin de ilâhi beyân olduğunu ileri sürerken Dâvud İbn Ali,İbn Hazm ve tâbileri nasların bütün dini hükümleri ismen ve lafzen muhtevi bulunduğunu,bunların açık beyan ve delâletleri dışında kalan kıyas ve istidlallerin bâtıl olduğunu iddia etmişlerdir. -İbn Hazm:Naslar ya farz kılmak,ya haram kılmak yâhut da mubah kılmak suretiyle her şeyin hükmünü câmidir. -İmam Şâfii:Kıyas yoluyla varılan hükümler de ilâhi beyan içinde yer almaktadır. -İmâmu'l Harameyn:Hüküm ve fetvâların onda dokuzu rey ve istinbatla elde edilmiş olup,haklarında açık nas yoktur. -Şehristâni:Kesin olarak biliyoruz ki gerek ibâdetler gerekse tasarruflar sahasında hâdiseler sayıya ve hududa sığmayacak kadar geniş ve çoktur.Yine kesinlikle biliyoruz ki her hâdise için bir nas gelmemiştir ki zâten bu tasavvur da edilemez. Şimdi naslar sınırlı vâkıalar ise sınırsız olunca kesin olarak anlaşılıyor ki ictihad ve kıyas farzdır. -İbn Kayyim:Naslar hükümleri teker teker değil,neviler(umumi kâideler) şeklinde ihtivâ etmektedir. -Şâtıbi:Şeriat her cüz'i hâdisenin hükmüne bir nas getirmemiş,sayısız hâdiseleri içine alan külli kâideler ve mutlak ifâdeler getirmiştir. -Müellif:İmam Şâfii er-Risâle'sinde,ictihâda muhtac bulunan dini mevzularda ictihâdın farzı kifâye olduğunu tasrih etmiştir. -İbn Kayyim:Bir hâdise meydana gelir ve hakkında öncekilerden bir hüküm de nakledilmemiş bulunursa ictihad capâiz ve mustehab hattâ ihtiyac varsa ve müfti de ehil ise farz olur. -İbn Abduşşekur:İctihâdi mesele derhal hükme bağlanmaya muhtac ise sorulan müctehid için ictihad farzı ayn,zaman geniş veyâ hâdisenin götürülebileceği başka müctehidler var ise farzı kifâye,hâdise vuku bulmadan farz ve tasavvur edilerek ortaya konmuşsa ictihad mendub,kasten nassa aykırı olursa haramdır. -İbn Âbidin:Gerek naslar gerekse ictihad ile ortaya konmuş bulunan dini hükümlerin bir kısmı,yeni hükümden önce yerleşmiş bulunan örf,âdet ve nizâmı değiştirmek,onları yeniden tanzim etmek için vâzedilmiş,diğer bir kısmı ise hüküm sırasındaki örf,âdet ve şartlara uygun olarak teşri kılınmıştır. -İbn Kayyim:Kendilerinden fetvâ ve hüküm nakledilen sahabe müctehidi yüz otuz kadardır.Bunlarda fetvâlarının kemmiyeti bakımından çok,orta ve az olmak üzere üç gruba ayrılmıştır.Fetvâları birer kitab tutacak kadar çok olan yedi sahabe vardır.Ömer İbn Hattâb,Ali İbn Ebi Tâlib,Abdullah İbn Mes'ud,Aişe validemiz,Zeyd İbn Sâbit ve Abdullah İbn Ömer.İçlerinde Ebubekir Sıddik,Osman İbn Affan,Muaz İbn Cebel,Ebu Musa el-Eşâri'nin bulunduğu yirmi sahabe,fetvâları birer risâle tutacak kadar olan orta gruptan sayılmıştır.Geriye kalan yüz kadar sahabe müctehidinin her birinden ise ancak birkaç fetvâ nakledilmiştir. -Müellif:Sahabe devrinde meydana gelen ihtilafların sebepleri 1-Savaşlar ve çeşitli vazifeler yüzünden Medine'den uzakta bulunan ashabın kendileri yok iken nâzil olmuş veyâ verilmiş bir hükmü işitmemiş olmaları 2-Hadisin sâbit olduğuna kanaat getirmemeleri 3-Anlayışdaki farklılıklar 4-Anlayış ve tesbitte hatâ yapmaları 5-Unutma ve yanılmaları 6-Hükmün illeti hakkında farklı düşünmeleri 7-Birbirine aykırı gibi görünen hükümleri farklı şekillerde telif etmeleri.
·
80 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.