Faili Meçhul Olasılıksızlık. Bu yıl okuduğum son kitap; böyle de bir özelliği var romanın. İnişler, çıkışlar, tırmanışlar, düşüşler, en güzel anlatımlarla harika bir kitap. Oluru olmaza çeviren o kahreden oluşumlar… Bülent ve Zeynep’in; yok yok Sincap’ın özelinde derinlemesine bir aşk analizi… Bir adam ve kadın birbirlerini böyle mi sever? Bir adam, sever de sevgisini nasıl böyle dile getirebilir; her adam sevgisini böyle anlatabilir mi? Kadınlar ve erkekler neyi kaçırdıklarını, neden kaçırdıklarını, buna değip değmediğini yeniden sorgulasınlar. Bülent’in tutkuyla bağlandığı Sincap, bir erkeğin kadınına yükleyebileceği değerlerle resmedilmiş romanda. Duygu çalkantıları vurucu bir dille yansıtılmış… İlişkileri yıpratan en önemli unsur duygu eksikliği değil midir? Faili Meçhul Olasılıksızlık, her şeyi ters yüz ediyor; en has duyguların harman olduğu bir ilişkiyi gözümüzün önüne seriyor. İnsanın karmaşık beyin yapısıyla duygularını olurdan olmaza, vardan yoka çevirirken, aşkın yıpransa da tükenmediğini, bildiğimiz konuların bilmediğimiz çıkmaz sokaklarında gezinirken gösteriyor yazar… Aşkta biz neyiz, ne istiyoruz; bulamadıklarımız, vazgeçişlerimizin kırılma noktaları… Bir iç çekiş gibi Bülent’in Sincap’a sevgisi. Doruklarda yaşanan aşkın iki tarafının da yaptığı hatalar göze batmıyor; aşk olağanlaştırıyor adımlarını. Başka başka anların resimlerini kimi zaman art arda, kimileyin kopmuş da ucundan yakalanmış anılarla aktarıyor yazar; ince ince boyuyor yeniden tuvalini; hikâyenin nereye gideceği kestirilemiyor. Finale doğru ilerlerken farklı bir yola evrilen yaşama şaşırmamak elde değil; ama içiniz burkularak. Gözlerin dolup dolmaması artık okura kalmış… Elinize, yüreğinize sağlık Levent Koçak… Kitaplar iyi ki var…

Faili Meçhul OlasılıksızlıkLevent Koçak · Edebiyatist Yayınları · 2021156 okunma

··

423 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sibel Güneşdoğdu