Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

400 syf.
1/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Cümleleri toplayamıyorum öfkeden. Kitap Flashtvdeki reklamlar gibi, Çakma ürünleri yeni gibi sunma; ePad, eFon.. Aynı şeyleri sürekli tekrar etme;kitapta sürekli aynı şeyi okuyorsunuz bazen acaba bu sayfayı okudumda yanlışlıkla geri mi okuyorum diyorsunuz. Sinir bozucu sunucu, kitabın anlatıcısı kız o kadar sinir bozucuydu ki her sayfada biri kafasını patlatsa keşke diye okudum, nasıl tv karşısında o sunucular sizi delirtiyor freida ondan daha beterdi. Ve pazarlama bir şekilde tuzağa düşüp ürünü alıyor ve okuyorsunuz. Sanıyorsunuz ki feminist distopya okuyacaksanız işte o noktadan sonra işler karışıyor. Ben feminist distopya beklentisi ile başladım, okuduğum bir tanıtım buna sebep oldu kitabı araştırmadan okudum, genç yetişkin edebiyat ürünü olduğunu da okurken öğrendim. Neyse, işte ben feminizm, kadın hakları sistem eleştirisi bekleyerek kitaba başladım. Yazar kadınların ciddi ciddi eşya olduğu bir dünya kurgulamış, erkeklerin beğenisine göre üretilen havvalar on altı yaşına gelene kadar iyi eş olmayı öğreniyor ve sürekli kiloları ölçülüyor, güzellik testine tabii tutuluyorlar. İlk kırk sayfa okurken içim şişti, ama yazar dünyasını tanıtıyor ileride sistem eleştirisi olur diye umut ettim devam ettim. İlk bakışta yazarın kurgusu mantıklı ve günümüz dünyasını anımsatıyor, Victoria Secret melekleri nasıl günümüzde erişilmesi gereken bir mertebe gibi gösteriliyor ve kadınların psikolojisi bozuluyorsa bu dünyada da benzer bir şey söz konusu, tabii her şey daha ağır şartlar altında. Ya mükemmel olursunuz ya da yok olursunuz. Kadınlar sadece erkekler için var ve kırk yaşında son kullanma tarihleri doluyor ve yakılıyorlar! İlk yüz sayfa umutluydum olaylar değişecek, yazar depresif anlatımdan kurtulacak, kendine güvensiz aptal anlatıcı bir şeyleri fark edecek sistem eleştirisi gelecek. Yok gelmedi, iki yüzlere geldiğimde umudum kalmamıştı, sadece yazar nasıl bitirecek merak ettim. Sinirden kudurarak okudum, hızlıca okudum ki bir an önce bitsin yoksa delirecektim.. Lafı çok uzatıyorum ama sinirliyim, yazar ne yapmaya çalışmış anlamadım. Bu kitapta zerre kadar feminizm yok, kurgu yok, olay yok, mesaj yok. Sadece yazar aklıma şöyle bir şey geldi yazayım demiş yazmış bırakmış, hiç düşünmemiş üstüne belli ki, insan şunu dönüp bir okusa kalkıp yayınlatmaz. Her satırda ayrı bir mantık hatası vardı, okurken yazar sürekli aynı cümleleri tekrarladığı için istemdışı tüm hataları beş kez kontrol edecek zaman buluyorsunuz. Mantık hatalarına çok değinmek istemiyorum, yazı uzadıkça uzuyor. Kitap bir ara da iyice genç yetişkin aşk romanına bağladı ki yazarın bizle dalga geçtiğine emin oldum. Birde değinmeden edemeyeceğim, ailesiz sevgisiz büyüyen, sürekli rekabet halindeki kızlar böyle olmaz kimse kusura bakmasın. Daha yırtıcı olurlar, dedikodu ile değil icraatle de birbirlerinin ayaklarını kaydırmaya çalışırlar. Kitaptaki tek umut veren, mantıklı olan Pavlov'un yönteminin kullanılarak kızların uysal olması, o da rekabeti tamamen önleyemez. Sonra Baba olayı var. Devleti yöneten yaşlı bir Baba var ve bu kadınların tanrısı gibi bir şey. Bu devlet kaç yıldır var, sistem nasıl oturdu, bu adam ölünce ne olacak vs milyonlarca soru. Adamın kendine kadın sipariş edip ürettirmesi, gel beni boğ diye bağırmasıda karakterin cilvesi. Karakter sinirlerimi oynattığı için fazla bahsetmek istemiyorum. Distopya yazıyorsanız bir sistem kurarsınız, önce sistemi tanıtırsınız ve ilerleyen sayfalarda zaman zaman direk zaman zaman da kapı aralayarak sistem eleştirisi yapar, insanları düşünmeye sevk edersiniz. Sisteminizi geçekçi kurar, mantık temeline oturtur, okuru sarsarsınız ki okur o ürperti ile istemdışı düşünmeye başlar ve sistem eleştirinizin de yardımı ile DÜŞÜNÜR, İLHAM ALIR, GÖZLEMLER ve kendi fikrine ulaşır. Bu kitapta şu paragraftaki hiçbir şey yoktu, ürpetmek dışında ki bir süre sonra ürperti de geçiyor sadece yazara sinirleniyorsunuz. Bu kitap ne amaçla yazıldı bilmiyorum (cinselliğe bakışını falan hiç anlamadım) ama kesinlikle feminist distopya falan değil, okunmaya değmez hatta yazıldığı genç-yetişkin yaş grubuna da okutulmamalı bence. Bu kitabı beğenip, ilham alanları da anlamadığımı belirteyim, distopya, sistem eleştirisi böyle olmaz sevgili okur. Çok uzun bir yorum oldu, daha kitapta eleştirilecek çok nokta var ama bu yorum akıllarda bir fikir oluşturmuştur umarım. Kitaplara düşük puan vermeyi sevmiyorum, genelde yazarın emeğini göz önünde bulundurmaya çalışır, kitapları karalamak istemem ama en çok bu kitaba düşük puan vermek istedim, hatta 1'den düşük bir puan olsun istedim. yorumatolyesi.blogspot.com/2017/03/kusursu...
Kusursuzlar
KusursuzlarLouise O’Neill · Yabancı Yayınları · 2017552 okunma
·
413 görüntüleme
Mrs. Bordo okurunun profil resmi
Kitap kadınları köleleştirmek amacı ile yazılmış bir kitap değil. Aksiyon distopyası hiç değil. Kitap kendi içinde kendini eleştiriyor. Hayatımızdaki öğretilerin önemini vurguluyor. freida karakteri mesela güzel olduğunu kaç defa kendisine tekrar tekrar söyledi? İnsanı düşünmeye iten bir kitap. Günümüzünde bundan pek bir farkı yok. Makyaj malzemelerine tonlarca para harcıyoruz. En basiti son birkaç yılın trendi makyaj youtuberlar; bize güzel ve bakımlı olmamız gerektiğinden başka ne söylüyorlar. Onun bilmem hangi markanın fırçasına verdiği yüzlerce tl bana ne kazandırıyor? Kitap içinde kurgulandığı dünyayı okura sevdirtmiyor, aksine nefret ediyor. Yazar muhteşem bir son yazabilirdi elbette ama zannımca bilerek okurun damarına basacak şekilde kitabı yazmış. Kendi kendimizi köleleştiriyoruz aslında ama farkında değiliz maalesef. freida'yı sevmememiz için elinden geleni yapmış kitapta. Çünkü sevseydik belki de benimserdik. Bu yüzden midemizin kaldırmayacağı bir kitap yazmış, freida gibi olmamamız için.
Esma T okurunun profil resmi
Öncelikle yorumunuzu daha yeni gördüm kusura bakmayın. Benim eleştirim zaten freida neden iyi karakter vs değil diye değil, baş karakteri sevme gibi bir isteğim yoktu, yazarın anlatmak istediklerini ya ben tam anlamadım ya da yazar anlatamadı. Yazarın bazı düşüncelerini anlamak için epey uğraştıysam da tarafını anlayamadım, bu da beni rahatsız etti, hayatımızdaki öğretilerin önemi vurguluyorsa bile tuttuğu tarafı çözemedim ben. Mutlu bir sonda bu kitaba yakışmazdı zaten ve son olarak yorumda da belirttiğim gibi bu kitap genç-yetişkin türde kurgulanmış, hitap ettiği kitleye daha uygun bir eser olmasını dilerdim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.