DON'T LOOK UP İncelemesi, Eleştirisi ve Aydınlanma Özeti
📺:DON'T LOOK UP
🎯:Film
⏲️:138 dakika
🎰:9/10
---------------------------------------------
Filmden önce çok şey söylemek istiyor insan... Bu sistemin 90'lı yıllardan bu yana dünyada kol gezdiğini, zengin olanı daha da zengin etmeye programlandığını, halkın umursanmadığını eğer sadece bu filmi izlerek öğrendiyseniz; burada çok ciddi bir sorun var demektir. Sanırım ya hiç kitap okumuyorsunuz ya da algısızlık/cahillik seviyenizden memnunsunuz demektir. Bu film ile aydınlananlar için durum vahim, ben söyleyeyim. Yıldız oyuncu kadrosuyla dikkat çeken ve çok merak ettiğimiz "Don't Look Up", 24 Aralık'ta Netflix'te prömiyerini yaptı. Kara mizah türünde nitelendirebileceğim film, günümüz dünyasına politika ve medya olmak üzere sert eleştiriler yöneltiyor. Golden Globes’ta 4 dalda aday gösterilen yapım, şimdilik toplamda 7 ödül ve 30 adaylığa sahip, 2022 Oscar için de konuşulmaya başlandı. 75 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilen yapımın mutfağında Adam Mckay'ı görüyoruz. Mckay, filmin senaryosunu David Sirota'yla birlikte yazarken; aynı zamanda filmin yönetmenliğini de üstleniyor. Oyuncu kadrosunda bize Leonardo DiCaprio, Jennifer Lawrence, Meryl Streep, Cate Blanchett, Rob Morgan, Ariana Grande, Timothée Chalamet, Jonah Hill, Mark Rylance, Ron Perlman ve Tyler Perry gibi güçlü isimler eşlik ediyor. Şöyle üzerine derin bir düşündüğünüzde, yapımda temsil edilenlerle de aydınlanıyorsunuz. Janie Orlean Donald Trump'ı, Jason Orlean ise Trump'ın çocuklarının bir karması... Burada, Trump'ın medya önünde çocuklarına olan tutumunun tam tersi verilmiş. Kate Dibiasky'de net bir Greta Thunberg gördüm. Dibiasky'nin kuyruklu yıldız keşfi ve sonrasında maruz kaldığı tutumlar, Thunberg'in 2018 yılından beri yaşadıklarına çok benziyor. Peter Isherwell'de ise net bir Steve Jobs-Elon Musk karışımı görülüyor. Açıkçası çok beğendiğim ve ABD özelinde kalsa da bu absürd komediyi sevdiğim bir yapım oldu. Aptallığın ve cahilliğin dünyanın sonunu nasıl getirebileceğini net bir şekilde gördük!
Filmde, gökbilimci profesör Randall Mindy ve doktora öğrencisi Kate Dibiasky'nin yaşadıklarına odaklanıyoruz. Dünyaya Everest Dağı büyüklüğünde bir kuyrukluyıldız yaklaşmaktadır ve önlem alınamazsa, dünya yok olacaktır. Doktora öğrencisi Kate bu büyük keşfi yapar, Profesör Mindy de dünyanın altı aylık ömrünün kaldığını hesaplar. İkilimiz, dünyanın maruz kaldığı bu büyük tehlikeyi önleyebilmek adına hemen gerekli yerlere haber verir ve Beyaz Saray'a uzanırlar. Burada dünyanın kıyametini düşünmek yerine ara seçimlere odaklanan bir ABD Başkanı ile karşılaşırlar, Dibiasky kuyrukluyıldızı dikkate alınmaz. Ardından Mindy ve Dibiasky, insanları uyarmak için bir medya turuna çıkar. İkili burada da aradığını bulamaz, hem bir pop yıldızının ayrılığının daha çok haber değeri vardır hem de ayarsız sosyal medyada dalga konusu olurlar. Bunun yanında zengin işadamı Peter Isherwell devreye girer ve yaklaşmakta olan kuyrukluyıldızdan nasıl milyarlarca dolar kazanacağının derdine düşer. ABD Başkanı ile kol kola, halkı çok basit bir şekilde manipüle ederler. Medyanın politikanın bir numaralı yardakçısı olduğunu ve kirlendiğini deneyimleriz. Yapacak bir şeyleri kalmayan Mindy ile Dibiasky, herkesi eve toplar ve "Son Akşam Yemeği"nin modern bir portresini çizerler bize...
·
302 görüntüleme
Harika bir kara mizah, hem ABD hem de ülkemizde oldukça fazla benzer yönler gördüm.
kesinlikle katılıyorum. Abd özelinde yapılmış, ama her şekilde kendi ülkemize uyarlanabilir. sırf kürek esprisi bile yeter.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.